Duru ve Can'ın evliliğinden daha şaşırtıcı ne olabilir diye düşünürken Fi-Çi karşımıza öyle bir bölümle çıktı ki, beşinci bölümün her saniyesini soluksuz izledik! Sizler için Fi-Çi'nin heyecan dolu beşinci bölümünü inceledik. Keyifli okumalar!

Ayrıca, birinci bölüm incelememize buradan, ikinci bölüm incelememize buradan üçüncü bölüm incelememize buradan  ve son olarak dördüncü bölüm incelememize de buradan ulaşabilirsiniz.

Unutursun İçin Yana Yana(!)

Ece ve Deniz'in yakınlaşması, Duru ve Can'ın evlilik haberlerini açıklamasının üzerine gerçekten çok büyük bir tesadüf oldu. Deniz'in Duru'yu unutabilmek için böyle bir şey yaptığı açıkça ortada fakat Ece'nin asıl amacı ne? Duru kuyusunu kazmaya çalıştığı için Duru'dan intikam mı almak istiyor? Yoksa Deniz'e karşı gerçekten hisleri mi var? Bize kalırsa her ne kadar Duru'ya inat yapma ihtimali olsa da Deniz'e karşı hislerinin olması daha olası görünüyor. Gelecek bölümlerde bu ikilinin ilişkisi ne yönde ilerleyecek gerçekten merak ediyoruz.

Tamamlanmış Hissetmek

Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde Altın Kelebek Ödül Töreni gerçekleştirildi. Fi-Çi dijital platformlarda yayınlanan bir dizi olduğundan mı yok Altın Kelebek Ödülleri'ni düzenleyen yayın gurubuyla bir ilgisi olmadığından mıdır bilinmez, bu törende 1 tane bile ödül alamadı. Bize soracak olursanız Ozan Güven, En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'nü sonuna kadar hak ediyordu. Ozan Güven, Can Manay karakterini o kadar başarılı canlandırıyor ki ondan başka birisi Can olsaydı karakter bu kadar "ikonik" bir hal alamazdı. Ozan Güven'i ne kadar seviyor olsak da Can Manay'a olan öfkemiz her bölümde biraz daha artıyor. Eski sevgilisi olan Billur'un hayatını mahvettiği yetmemiş olacak ki zavallı Billur'un psikolojisini bozabilmek adına elinden geleni ardına koymuyor! Eminiz ki Can, Duru için kurduğu "Ona aşığım, kendimi ilk defa tamamlanmış hissediyorum" cümlelerini zamanında Billur içinde kurmuştu. Umarız Duru'nun sonu da Billur'a benzemez.

Umarım Hak Ettiğin Her Şeyi Yaşarsın

4. bölüm yazımızın sonunda: "Şu an için en çok merak ettiğimiz konu; acaba Deniz, Can ve Duru’yu tebrik etti mi? Bize göre yüreği böyle bir şeyi yapmaya dayanamayacağından sessiz sedasız galayı terk etti. Bakalım tahminlerimiz doğru çıkacak mı?" demiştik. Fakat Deniz bizi yanılttı ve acısını kalbine gömerek -biraz da Duru'ya gıcıklık olsun diye- Duru'yu tebrik etti! Bize de bu durumda Deniz'i tebrik etmek düşüyor çünkü yaptığı, herkesin yapabileceği bir şey değil. Fakat her ne kadar Deniz, Duru'yu tebrik etmiş olsa da bu oldukça manidar bir tebrikti. Özellikle "Umarım hak ettiğin her şeyi yaşarsın" cümlesi oldukça yerinde bir cümleydi. Fakat yine bahsetmiş olduğumuz gibi; Can'ın, Deniz'i Afife'ye dahil etmesi büyük bir hataydı. Ama Can Manay'ın yaptığı hangi hareket "hata" değil ki?

Faili Meçhul 

"Aşk için ölmeli, aşk o zaman aşk" cümlesini duymuştuk ama aşk için öldürmek, bu olayın hangi boyutu? Can Manay'ın içindeki psikopat keşke hep içeride kalsaydı!

Duru'nun aşkı uğruna Billur'u gözünü kırpmadan öldüren Can Manay, şayet kendisini aldatırsa Duru Durulay'a neler yapar düşünmek bile istemiyoruz! Özge Egeli var olduğu sürece Can'ın yaptığının yanına kalmayacağına eminiz. Umuyoruz ki; Eti en kısa zamanda geri döner ve artık Can'ın yaptıklarına bir dur der. Veya Bilge, Can'a olan hislerini bir kenara bırakıp Can'ın içindeki canavarın nasıl dışarı çıktığını görür.

Kanlı Çuval

Bir insanın hayatını bitirmenin bir bedeli olmalı. Can, Billur'u öldürdü fakat kamera kayıtları veya bir görgü tanığı mutlaka vardır. Tam biz böyle düşünürken Can, başka bir katilin kapısını çaldı. Yani Sadık Murat Kolhan'ın "eski" eşinin babası ve aynı zamanda şu an çalıştığı kanalın sahibi olan Nadir Bey'in. Bakalım bu müttefiklik ne kadar sürecek? Can, Nadir Bey'i tehditleriyle kendi tarafında tutmayı başarabilecek mi?

Son Pişmanlık Neye Yarar?

Anlaşılan Duru, Can ile evlenirken Deniz'in hayatında başka bir kadın olabileceği ihtimalini hiç düşünmemiş. Aşağıdaki fotoğrafta Duru'nun yüz ifadesinden anlaşıldığı üzere Nilay ve Deniz'i sarılırken gören Duru resmen şok geçiriyor. Ama bunlar ona müsteehak, kendisi Deniz'e olan inadı uğruna Can ile evlenmişken şimdi Deniz'e bir şey söylemeye hakkı yok. Artık Duru'yu Can konusunda uyarmak bizim için bir alışkanlık haline gelmişken Duru, Deniz'in yanında başka bir kadın görmesinin üzerine evliliğini sorgulamaya başlıyor fakat her şey için artık çok geç. Can'dan boşanmak isterse başına neler geleceğinden habersiz olduğu için evliliğini sorgulayabiliyor. Acaba Duru, Deniz yerine bir katille evlendiğini bilseydi pişmanlığı kaç katına çıkardı?

Ya Sen Neredesin?

Her ne kadar Özge'nin canı yandıkça onu izlerken bizim de canımız yanmış olsa da, Sadık ve Özge'yi yeniden yan yana görmek her şeye bedel!

Can-Duru-Deniz aşk üçgeninden bıkmışken, Can'ın psikopatlık seviyesine ulaşmış "aşk" diye nitelendirdiği hırsı dizinin tamamına hakim olmuşken, Sadık ve Özge'nin sahneleri gerçekten ilaç gibi geldi. Hatta bir şey itiraf etmek gerekirse Sadık-Özge sahneleri olduğunu bölümü izlemeden önce sosyal medyada gördük ve bu sahneleri izlemeyi resmen iple çektik. Hatta heyecanla bu sahneleri beklediğimiz için bölümün ilk kısımlarına yeteri kadar odaklanmamış bile olabiliriz.

Sadık Bey siz gerçekten nerelerdeydiniz ya hu? Özge'ye olan sinirinizin geçmesi için bu kızcağızın illa dayak yemesi mi gerekiyordu? Ne olursa olsun aşağıdaki sahne bizi öyle mutlu etti ki şu an negatif hiçbir şey düşünmek istemiyoruz. Dünya üzerinde Can Manay'ı "bitirmeye" cesaret edebilecek 2 insan yeniden bir araya geldi, şimdi Can düşünsün!

Mesajı Aldın mı Can Manay?

Bir bölümün final sahnesi ancak bu kadar efsane olabilirdi! Biz de tıpkı Can Manay gibi bir telefon mesajı beklerken; bir anda yukarıdan Tayfun'un düşmesini beklemiyorduk açıkçası. Tayfun işte ayrıldı derken kapıdan çıkıp gideceğini düşünmüştük, çatıdan atılacağını değil.

Nadir Bey, Can'a Tayfun'un bulunduğu noktada günü gelince Can'ın da bulunacağının mesajını vermek istemiş anlaşılan. Kötü düşünmek istemiyor olsak da biz de en kısa zamanda adaletin tecelli etmesini ümit ediyoruz.

Her anı heyecan dolu bir bölümü daha geride bıraktık, Fi-Çi'nin 6. bölümünde görüşmek üzere!