Yaşlanmadan Yaş Almak İçin Tavsiyeler

Yaşlanmadan Yaş Almak İçin Tavsiyeler
  • 0
    0
    0
    0
  • Yaşlanma ve beraberinde meydana getirdiği fiziksel değişimler çağımızın büyük korkularından biri haline gelmiş durumda. Yapılan son araştırmalar ise bu durumu minimize etmenin artık çok daha kolay olabileceğini gözler önüne seriyor. İlk bakışta uygulaması çok zor gibi gelse de aslında yaşam tarzımızın geneline yayarak yapabileceğimiz ufak tefek değişikliklerle hem daha iyi görünmek hem de daha iyi hissetmek mümkün. Gelin birkaç başlık altında neler yapabileceğimize bir göz atalım.

    Ne Yersen O'sun!

    Genç kalmak ve yavaş yaşlanmanın formülü çok eski zamanlarda Hipokrat tarafından verilmişti: "Besinler ilacınız olsun." Vücutta biriken toksinlerden, ilaç kalıntılarından ve metabolik atıklardan kurtulmanın ve yaşlandırma gibi zararlı etkilerini azaltmanın ilk çözümü, son zamanlarda da kendisinden çokça bahsettiren "clean eating" yani temiz beslenme alışkanlığı kazanabilmek. Clean eating genel olarak paketlenmiş yiyecek ürünlerini ve işlenmiş yiyecekleri mümkün olduğunca az tüketip, besinleri doğal haline en yakın şekilde tüketme anlamında kullanılıyor. Ama bu tüm yiyeceklerin çiğ halde yenmesi anlamına da gelmiyor. Clean eating yiyeceklerinin özellikleri evde pişirilmiş, en yalın halinde, koruyucu, renklendirici ve katkı maddesi içermeyen ve en az şekilde işlenmiş olmalarıdır. Clean eating'in temelinde birkaç prensip bulunuyor. Bunlardan ilki doğal beslenmek ve doğala yönelmek; koruyucu, renklendirici, yapay tatlandırıcı içeren ürünleri tüketmemek. Bir diğeri ise eklenmiş şeker tüketiminden kaçınmak. Kurabiye, kek, hazır soslar, bal, agave şurubu, paketli besinler tüketiminden kaçınılması gerekenler arasında. Ama taze meyveler, doğal karbonhidrat içerirler ve clean eating de tüketimini destekler. Üçüncü prensip tam tahıl tüketmek ve son prensip ise yağsız protein tercih etmek. Yani clean eating’e göre eğer et tüketmeyi tercih ederseniz hindi, balık veya tavuk gibi yağsız seçenekleri tercih etmeniz gerekir. Et dışında az yağlı protein için tercihlerinizi ise yumurta, kurubaklagiller, yağlı tohumlar gibi besinlerden yana yapabilirsiniz.

    Hareket Mutluluk Getirir!

    Tıbbın babası olarak bilinen kadim ayurveda tıbbının lider uygulayıcı ve katkı sağlayıcılarından olan, M.Ö. 300’lü yıllarda yaşamış Charaka ise bakın hareket ve well-aging ilişkisi için ne demiş: “Yaşlanmayı yavaşlatacak en güçlü araçlardan biri hareket etmektir.” Günümüz bilim insanları tarafından da neredeyse her gün doğrulanan bu görüşe göre yapacağınız egzersizler sağlıklı ve yavaş yaşlanmanızı sağlıyor. Unutmayın ki hareket etmek spor salonuna gitmek zorunda olmak değildir. Yürüyüşe çıkarak, yoga yaparak ya da evde müzik açıp dans ederek de bedeninizi zinde tutabilirsiniz. Sizin için en keyifli egzersizi keşfettiğinizde emin olun çok eğleneceksiniz!

    Gençlik Uykusu

    Uyku hormonu melatonin sirkadiyen ritminizi düzenlemekle kalmaz, oksidatif stresi ve inflamasyonu önleyen güçlü bir antioksidan görevi de görür. Kalp, damar ve beyin sağlığınızı korur, yağ yakmanızı sağlar. Kimi araştırmalara göre melatonin menopoz dönemindeki kadınların kemik yorğunluğunun düşmesini de önlüyor. Bütün bunların yanında kafein ve nikotin tüketmemek, temiz pijamalar giymek ve karanlıkta uyumak da uyku kalitenizi yükselterek uyku alışkanlığı kazanmanızı sağlayacak yöntemlerden.

    Stresten Uzaklaşın 

    Stres seviyesi çok yüksek olan bazı insanların hücreleri biyolojik açıdan bakıldığında on yıl daha yaşlı görünüyor. Araştırmacılar stres hormonunun artışına bağlı olarak daha fazla serbest radikal üretildiğini tahmin ediyor. Vücutta stresin etkisiyle üretilen serbest radikaller ise “tamir edici enzime” zarar veriyor. Hızlandırılmış hücre yaşlanması, stres yaşayan insanlarda kalp hastalıkları veya bağışıklık sisteminde zayıflama gibi sorunların daha sık ortaya çıktığını açıklıyor. Stres, kortizol hormonunu artırıyor.
    Özellikle düzenli ve yoğun strese maruz kalındığında yaşlanmayla doğal olarak artacak olan kortizol hormonu genç yaşlarda artmaya başlıyor. Kortizol hem hücre yaşlanmasını hızlandırıyor hem de vücudun savunma sistemini zayıflatıyor. Bu nedenle yaşlılıkta yakalanacağımız hastalıklara daha erken yaşlarda yakalanma olasılığı artıyor. Yine kadınlık hormonlarından östrojen, başta cilt ve kemikler olmak üzere bedenin yaşlanmasını azaltan etkilere sahiptir. Yoğun ve sürekli strese maruz kalan kadınlarda östrojen salınımı düzensizleşiyor. Bu durum gerek ruhsal hastalıklara yatkınlığı artıyor gerekse yaşlanmayı hızlandırıyor.
    İşte tüm bu ufak tefek ama aslında tüm yaşantımızı etkileyen faktörlere yoğunlaşarak ve en önemlisi kendimizden ilham alarak yaşam tarzımıza çizeceğimiz yeni rotalar genç ve mutlu kalmanın sihirsiz(!) formülleri!
    Kaynak: 1

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.