Türkan Şoray'ın Hayat Verdiği En Etkileyici 10 Karakter

Türkan Şoray'ın Hayat Verdiği En Etkileyici 10 Karakter
  • 1
    0
    0
    0
  • O, Türk sinema tarihinin gelmiş geçmiş en güzel aktrislerinden biri. Türker İnanoğlu’nun keşfiyle başladığı oyunculuk kariyerine onlarca film sığdırıp, “Sultan” lakabına layık görülecek kadar da başarılı... Oyunculuğunun yanı sıra yönetmenlik deneyimleriyle de kaliteli işlere imza atan ceylan gözlü yıldız, hafızalarımıza kazıdığı rolleri ile Yeşilçam’ın unutulmazları arasında yer alıyor. Biz de bu yazımızda, hayat verdiği eşsiz karakterleri sizler için derledik. Keyifli okumalar.

    10) Güllü Geliyor Güllü (1972) / Güllü

    Atıf Yılmaz’ın yönetmenliğini yaptığı bu film; saf bir köylü kızı olan Güllü ile şehirde yaşayan yakışıklı Fikret’in (Ediz Hun) ilginç öyküsünü anlatıyor. Fikret, geçirdiği bir trafik kazası sonrasında Güllü tarafından iyileştirilir. Aralarındaki yakınlaşmaya karşı koyamayarak imam nikahı ile evlenen bu iki gencin mutluluğu, Fikret’in şehre geri dönmesiyle maalesef ki bozulacaktır. Eğlenceden eğlenceye koşan Fikret, Güllü’ye bir mektup yazarak bu evliliğin geçerli olmadığını bildirir ve olaylar başlar. Karadenizli olan Güllü silahını da yanına alarak İstanbul’a doğru yola çıkar. Türkan Şoray’ın keskin bakışları ve şive yapmaktaki üstün becerisi, adeta izleyicide gerçek bir Karadeniz kızını izliyormuş hissi uyandırıyor. Genellikle ağlatmasıyla tanınan güzel aktris, Güllü karakteriyle birlikte komedi alanında da ne kadar başarılı olabileceğini kanıtlıyor bizlere.

    9) Vesikalı Yarim (1968) / Sabiha

    Türkan Şoray’ın en eski filmlerinden birisi olan Vesikalı Yarim, evli ve çocuklu Halil (İzzet Günay) ile pavyonda çalışan Sabiha’nın aşkını konu alıyor. Sait Faik Abasıyanık’ın “Menekşeli Vadi” isimli öyküsünden sinemaya aktarılan film, Yeşilçam klasikleri arasında sağlam bir yere sahip. Dışı gibi içi de güzel olan Sabiha’yı adeta yaşayarak canlandırıyor Türkan Şoray. Sabiha, sevdiği adamın evli olduğunu öğrendikten sonra onu kendinden soğutmak gibi klişelere girse de; vurucu replikler ve Şoray’ın hülyalı bakışları, her halükarda içine çekiyor seyirciyi.

    8) Sultan Gelin (1973) / Sultan

    Cahit Atay’ın 2 perdelik oyunundan sinemaya aktarılan filmde; başlık parası ve köy hayatındaki bazı rahatsız edici kurallar işleniyor. Zengin ağanın hastalıklı oğluyla evlendirilen Sultan, damadın düğün gecesi vefat etmesiyle beraber ağanın küçük yaştaki çocuğuna nişanlanır. Gelecekteki eşini kendi elleriyle, çocuğu gibi yetiştirmek zorunda kalır talihsiz genç kız. Fakat küçük damat büyüyüp aşık olduğu kızla kaçınca, bu sefer de ağanın kundaktaki oğluna nişanlanacaktır Sultan gelin. Türkan Şoray, hayatının ellerinden çalınmasına seyirci kalan köylü kızı karakterini, hakkını vererek canlandırıyor bu filmde. Adeta fedakar bir anne ve koruyucu bir abla görevini üstleniyor.  

    7) Sultan (1978) / Sultan

    Bu filmde, 4 çocuklu dul bir kadın olan Sultan'ı canlandırıyor Türkan Şoray. Sultan, verdiği zorlu yaşam mücadelesi nedeniyle asi ve erkeklere karşı da son derce sert bir tutuma sahiptir. Hayatında aşka yer yoktur. Muhtarın çapkın oğlu Kemal (Bulut Aras) ise onu ayartabilmek için elinden gelen her şeyi yapar. İlk başlarda amacı eğlencedir fakat git gide aşık olur Sultan’a. Karşılık alamadıkça daha da bağlanır. Sultan’ın Kemal’i başka bir kadınla yakalayıp silahla peşine düştüğü sahne, adeta Türkan Şoray’ın oyunculukta zirveyi gördüğü anlardan bir tanesi... Unutulmaz bir performans sergileyerek otoritelerden tam not almayı başarıyor güzel yıldız.  

    6) Azap (1973) / Elif

    Hasta çocuğunu tedavi ettirmek için İstanbul’a getiren köylü bir kadının öyküsü anlatılıyor bu filmde. Çaresizlik, saflık ve kandırılmışlık bir arada. Böbreğini bağışlayarak hayatını kurtardığı zengin bir adamdan, doğuştan hasta olan oğlunu sağlığına kavuşturması için yardım ister Elif. Fakat işler onun tahmin ettiği gibi gitmeyerek akıl almaz bir hüsranla sonuçlanır. Yönetmen koltuğunda da oturan Türkan Şoray, acılı anne rolünü dibine kadar yaşıyor.

    5) Kara Gözlüm (1970) / Azize

    Balıkçılık yaparak hayatını kazanan Azize, bir gün şarkı söylediği sırada bir gazino patronunun dikkatini çeker ve hayatı değişir. Gazinoda garson olan Kenan (Kadir İnanır), Azize’ye aşık olup onun adına gizliden gizliye şarkılar yazınca aralarındaki aşk başlar. Yeşilçam’ın en etkileyici Türkan Şoray-Kadir İnanır filmlerinden birisi olan Kara Gözlüm, Türk sinema tarihinin başyapıtları arasında yer alıyor. Özellikle Azize’nin keşfedildiği o şarkı sahnesinde, sergilediği sempatik ve doğal oyunculuğuyla tüm takdirleri hak ediyor Türkan Şoray.

    4) Dönüş (1973) / Gülcan

    Hem başrolünü hem de yönetmenliğini üstlendiği bu filminde Türkan Şoray’a, usta aktör Kadir İnanır eşlik ediyor. Daha fazla para kazanmak için Almanya’ya giden İbrahim (Kadir İnanır), geri döndüğünde eskisi gibi değildir. Onu, kucağında çocuğuyla büyük bir hasretle bekleyen Gülcan ise olanların farkına varamaz bir süre. İbrahim tekrar gider gurbete ve kaşla göz arası imzalattığı belgelere dayanarak Gülcan'ı boşar. Almanya’da başka bir kadınla evlenir ve tekrar çocuk sahibi olur. Filmin ağır dram yükünü tek başına taşıyan Türkan Şoray, özellikle çocuğunun öldüğü sahnede döktürüyor yine. Onun ölü bedenini kimselere vermeyip evinde tuttuğu anlarda da acıyı buram buram yaşatıyor. Filmin son sahnesinde Seha Okuş’un sesinden dinlediğimiz “Hasretinle yandı gönlüm” şarkısı, boğazda düğümlenen hıçkırıklarımızı özgür bırakıyor adeta.

    3) Devlerin Aşkı (1976) / Türkan

    Bu filmde Türkan Şoray, özellikle giydiği şık abiyeler ile tüm güzelliğini sergiliyor. Kendisine eşlik eden usta oyuncu Kadir İnanır’ı ise belki de en janti haliyle görüyoruz. Yakaladıkları uyum inanılmaz... Oldukça varlıklı bir iş adamı olan Süreyya Bey, kendisine koruma olarak tuttuğu Tarık (Kadir İnanır) ile çok yakın dost olur. Fakat bu dostluk; Tarık’ın unutamadığı sevdiği Türkan’a, Süreyya Bey’in de bilmeden aşık olması nedeniyle bozulacaktır. Cahit Berkay’ın eşsiz bestesiyle daha da yükselen film, tam olarak adının hakkını veriyor.

    2) Dila Hanım (1977) / Dila

    Türk sinema tarihine adını altın harflerle yazdıran bir Türkan Şoray-Kadir İnanır filmi daha... Dila Hanım, Barazoğlu İhsan Bey’in karısıdır. Arazi anlaşmazlığı yüzünden kocasını öldüren Karadağlı Rıza’yı (Kadir İnanır) öldürmeye ant içer. Fakat hesaba katmadığı olaylar gelişecek ve Rıza’nın kim olduğunu bilmeden ona aşık olacaktır. İki taraf da zengin ve güçlüdür. Gururundan asla taviz vermeyen Dila Hanım, Rıza’nın kanlısı olduğunu öğrendiğinde aşkını kalbine gömüp intikamını almaya karar verir. Film özellikle final sahnesi itibariyle unutulmaz bir etki yaratmayı başarıyor. Hem Kadir İnanır’ın hem de Türkan Şoray’ın tam anlamıyla devleştiğini söyleyebiliriz.

    1) Selvi Boylum Al Yazmalım (1978) / Asya

    İşte kelimelerin kifayetsiz kaldığı, Yeşilçam’ın en can alıcı, en vurucu, en unutulmaz filmi karşımızda. Hiç şüphe yok ki; Türkan Şoray ve Kadir İnanır ikilisinden bahsedildiğinde akla gelen ilk başyapıt...

    Cengiz Aytmatov’un “Kırmızı Eşarp” adlı eserinden sinemaya uyarlanan bu filmde, kamyon şoförü İlyas ve köylü kızı Asya’nın hikayesi anlatılıyor. Birbirine aşık olan iki genç hemen evlenir ve çocuk sahibi olurlar. Fakat İlyas’ın sık sık yolculuğa çıkması öldürür bu büyük aşkı. Araya başka bir kadın girer. Bunu öğrenen Asya, yaşadığı acıya dayanamaz ve çocuğuyla beraber yollara düşer. Ardından Cemşit’le karşılır. Bu iyi yürekli adam, hem çocuğuna hem de kendisine kol kanat gerecektir. Kalbindeki acıyı huzurla bastırmaya çalışan Asya, bir gün İlyas’ın geri dönmesiyle beraber çok zor bir kararın eşiğinde bulur kendini ve hafızlarımıza kazınan şu sözler dökülür ağzından:

    “Sevgi neydi? Sevgi iyilikti, dostluktu. Sevgi emekti.”

    Hepimizi gözyaşlarına boğmasına rağmen doğru kararı vererek emeği seçer. Emek verilen tüm sevgilerin, hak ettiği değeri görmesi dileğiyle.

     

    Kaynak: 1, 2


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.