Tanrıların Dağı: İda (Kaz) Dağı

Tanrıların Dağı: İda (Kaz) Dağı
  • 2
    0
    0
    0
  • Kaz Dağı binlerce yıl önce İda olarak anılıyordu. İda ismi hakkında halen uzlaşılamadı. Yunan dilindeki "ide-düşünce" sözcüğü ile özdeş sayılan, ağaç ya da orman anlamına gelen, İda-İdaia adının Kybele'nin bir sıfatı olduğunu ileri süren görüşler de mevcut. Bugün İda ismini duymamızın sebebi ise Homeros'un bu adı İlyada Destanı'nda sıkça paylaşması. İda; savaşlara, aşklara, kavgalara ve cezalara şahitlik etmiş kutsal bir dağ. Tanrıların dağı. En önemlisi tanrıların tanrısının doğduğu yer. Zeus, İda Dağı'nda Kybele ile kainatın efendisi Kronos'un birleşmesinden doğar. Burada büyür. Ablası olan Hera'ya burada aşık olur ve onunla burada evlenir. Bir Savaşa Neden Olan Altın Elma Nereid (deniz perisi) olan Thetis olağanüstü güzel bir kadındır. Zeus onu ilk gördüğünde aklı başından gider. Ancak Thetis'in üzeride bir lanet vardır. Thetis'in doğuracağı çocuk babasından güçlü olacaktır. Zeus her ne kadar aşık olsa da bu laneti göze alamaz ve onu evlendirmeye karar verir. Ancak evlendireceği kişi ölümlü olan Peleus'tur. Bu düğüne herkes davet edilir. Bir kişi hariç. Kavganın Tanrıçası Eris. Eris düğüne davet edilmediği için öfke duyar ve bir plan yapar. Düğünün olduğu yere üzerinde ''en güzele'' yazılı olan altın bir elma fırlatır. Düğünde bulunan Hera, Athena ve Afrodit gibi tanrıçalar elmanın kendileri için gönderildiğini düşünür. Sonrasında elma Zeus'a götürülür ve ''en güzele'' vermesi istenir. Ancak Zeus, ne seçim yaparsa yapsın seçmediklerinin öfkesini kazanacağını bilir ve seçimi onları tanımayan bir ölümlünün yapması ister. Derhal emir verir. ''Birini seçin soylu olsun sonuçta bir tanrıçayı seçecek. Ancak çok önemli biri olmasın sonuçta tanrıçalar öç aldığında insanoğlu isyan etmesin.'' Emrin ardından Priamos’un oğlu Paris seçilir. Paris doğduğunda Troya'nın yıkımına sebep olacağı kehaneti ortaya çıkar ve Paris'in İda Dağı'ndaki çobanlara verilmesi emredilir. Yıllar geçmiş ve Paris son derece çekici bir erkek olmuştur. Ormanın şifacı perisi İonone ile birlikte yaşamaktadır. Paris yaşadığı yerden alınarak düğünün olduğu yere götürülür. Tanrıçalar, hakemlik yapan Paris'e rüşvet teklif etmeye başlarlar. Hera, ona sonsuz zenginlik ve Asya’nın kralı olmayı vaat eder. Athena, komutan olarak daima zafere koşmayı ve çağlar boyu bilgeliğiyle anılmayı; Afrodit ise, ona dünyanın en güzel kadınını vaat eder ve bu tekliften sonra Paris altın elmayı Afrodit'e uzatır. Afrodit elmayı Paris’in elinden alır ve kendisini saran sisin içinde kaybolur. Afrodit’in vadettiği bu kadın ise Spartalı Helen’dir. Yarışmanın ardından Paris, Helen'i kaçırır. Bu durum Helen'in kocası Melanous'u öfkelendirir ve böylece yıllar süren Truva Savaşı başlamış olur. Paris Helen'i kaçırıyor. Zeus, Truva savaşını İda/Kazdağları'ından izler. Savaş tüm hızıyla devam eder. Truvalılar savaşı kazanmaktadır. Ancak Zeus'un eşi Hera karşı tarafı yani Akhalar'ı tutmaktadır ve savaşın kazananını değiştirmek için elinden gelen her şeyi yapmaktadır. Uyku'ya gidip Zeus ile seviştikten sonra Zeus'u uyutursa ona Kharit Tanrıçası'nı eş olarak vereceğini vaat eder. Hera'dan etkilenen Zeus onunla birlikte olmak için Hera'yla yakınlaşır. Ancak Hera diğer tanrılardan çekindiğini söyleyerek çevresini altın bir bulutla kaplatmasını ister. Altın buluttan sonra Uyku, Zeus'un yanına gelerek onu uyutur. Böylece Hera, Akhalar'ın yanına yardım için koşar ve savaşın tüm seyrini değiştirir. Zeus uyandığında her şey için çok geçtir. Zeus'u Öfkelendiren Aşk Afrodit, İda Dağı yamaçlarında sürülerini otlatan Ankhises’i görünce aşık olur. Phyrigialı bir kız kılığına girerek dağa iner. Prens de bu kıza vurulur. Birlikteliğin ardından İda Dağı'nda oğulları Aeneisas dünyaya gelir. Bu, Roma’yı kurduğuna inanılan kahraman Aeneias'tır.
     Tanrıça çocuğunu büyütmeleri için Nymphlara vereceğini, onu beş yaşında babasına tanıtacağını ve çocuğun kimin olduğu sorulursa Aphrodite'in olduğunu kimseye söylememesini yoksa Zeus'un çok kızacağını söylerek Ankhises'e bırakır. Ancak Ankhises sözünü tutamaz ve içtiği bir gün, olan biteni Zeus'a anlatır. Bunun üzerine Zeus tarafından cezalandırılır ve topal kalır. Bu yüzden Troya'dan kaçarlarken Aineias'ın onu sırtına almasının nedeninin bu olduğu söylenir.
    İki Cinsli Tek Bir İnsan Hermes ve Aphrodite’nin oğlu Hermaphroditos, İda'nın ormanlarında büyütülmüştür. 15 yaşına geldiğinde dünyayı dolaşmaya karar verir ve bir gölün kenarına gelir. Bu gölde Salmakis adında bir Nymphe'si (peri) vardır ve Hermaphroditos’a âşık olur. Nymphe aşkını söylemesine rağmen bir karşılık alamayınca, bir kenara gizlenip beklemeye başlar. Hermaphroditos geldiğinde üzerine atlar ve ona sıkıca sarılır. Bu sırada tanrılara bir daha ayrılmamaları için dua eder. Tanrılar Salmakis’i dinlerler ve onları iki cinsli tek bir insan olarak birleştirirler. Hermaphroditos artık yarı kadın yarı erkek olmuştur. Ölümlülerin En Güzeli

    Troia kralı Tros’un üç oğlu olur. Ilos, Assarakos ve tanrılara denk Ganymedes. Ganymedes ölümlülerin en güzelidir. Zeus, Ganymedes’i İda Dağı’nın yamaçlarında sürülerini otlatırken görür ve âşık olur. Bir kuşa dönüşerek onu Olimpos'a kaçırır.

      KAYNAKÇA: 1 2 3 4 5          

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.