Evet E3 tüm oyuncuların yıllardır hevesle takip ettiği gelmesini iple çektiği ve heyecanını doruklarda yaşadığı bir organizasyon. Saat farkı umursanmadan geceleri etkinliğin başlamasını bekledikten sonra favori firmanızın duyuracağı yenilik ve oyunları beklemek apayrı bir keyif. Ancak 2019 yılının bu beklentiler açısından çıtayı yükseltemediğini söylersek yanlış olmaz. 2019'da E3'e katılmayacağını duyurduğunda eleştiri oklarının hedefi haline gelen Sony etkinliği başlamasıyla birlikte okların ne kadar aceleyle atıldığını gösterdi diyebiliriz. EA Play 2019'un tamamen etkinlik dışı konferansının pek bir etki yaratmadığını gördük. Benzer şekilde Bethesda'nın da sunacağı çok fazla şey yoktu. Bunların yanına Microsoft'un bu kadar bariz bir fırsatı bu kadar sönük kullandığını hesaba katarsak ortaya çıkan tablo Sony'nin pişmanlık yerine memnuniyet duymasını sağlıyor. Ubisoft ve Square Enix teraziye konduğunda oyuncular için ne hafif geliyor ne de ağır basıyor ancak etkinliğin geneline baktığımızda yükselen beklenti ağırlığının altında ezildiğini görebiliyoruz. Bir organizasyon yaygınlaştıkça yorumları da eleştirileri de çeşitlenir bu nedenle acımasız bir şekilde etkinliğin kötü olduğunu söylemek yalnızca popülist bir yaklaşım olacaktır. Bu bahsettiğimiz E3 ise alıştığımız çizgisinden ödün vermiş olarak göründüğü için bir anlamda bu yapıcı sözleri hak ediyor. Sony elbette The Last of Us Part 2, Death Stranding ya da Ghost of Tsushima duyurularıyla bir konferans gerçekleştirebilirdi. Ancak geçen yıl yapmış olduğu oynanış odaklı gösterimin yeterli olduğunu ve bu yıl yeni olarak tanıtabileceği içeriklerin yeterli olmadığını düşündü. Nitekim haksız da sayılmazdı çünkü neredeyse E3 seviyesinde ilgi gören Death Stranding'in çıkış tarihi duyurusu Sony'i gölgede bırakmadı. Bir sonraki konsolounu dahi bir makale aracılığı ile duyuran Sony böylelikle ürününe gelecek eleştirileri dahi konferansın dününde yiyip bitirmiş oldu. Kısacası Sony düşünmeden bir adım atmadığını hepimize gösterdi.