Sistemin İçsel Kopuşu: Sıfır Atık Daniel

Sistemin İçsel Kopuşu: Sıfır Atık Daniel
  • 0
    0
    0
    0
  • New York, Brooklyn’de dışarıdan sıradan görünümlü bir giyim mağazası; moda sektöründen içsel bir kopuşun örneğini oluşturuyor ancak aynı zamanda da yerine ekolojik bir tüketim hassasiyetinin yeniden güçlenmesini sağlayacak ilham dolu bir örneği sergiliyor. Zero Waste Daniel adıyla sektörün iç hiyerarşisinden ayrılan marka, çarpıcı tasarımları ve kendi içinde yenilikçi bir deneyim fırsatı sunan kumaş seçimleriyle yerini belli ediyor. ''Zero Waste Daniel’ın misyonu, tasarım ve yaratımı israf etmeden yeniden tanımlayarak endüstri normlarının üstesinden gelmek ve bunları değiştirmektir.'' diye belirtiyor markanın kurucusu ve tasarımcısı Daniel. Bu mottoyu benimseyerek de günümüzün en büyük problemlerinden biri olan tüketim artışının altını çiziyor. Atıkların Modaya Dönüşümü 2015 yılında, yüksek moda çizgisi üzerinde ilerleyen Daniel Silverstein, sektördeki yoğun stres altında devam edemeyeceğine karar verip insanlara yardımı dokunan, iyileştirici bir metot geliştirmeye karar vermiş. Çöpleri ve tekstil atıklarını geri dönüştürmeye başlayıp giyilebilir ve sürdürülebilir bir üretim ağını yaratmış. “Tüketimi azaltan bir giyim fikriyle tasarlıyorum,” diye ekliyor Daniel. Sektörün doğa üzerinde yarattığı tahribatın bilincine tam olarak vardığında kendine, geri dönüşüme açık, hassasiyet sahibi bir devinim yaratabilme içgüdüsüne sahip olmuş. Sistematik bir problemin parçası olduğunun gerçeği onu yıksa da, caddenin üzerindeki küçük dükkanında edindiği vizyon hepimizin hayatına ve tüketim alışkanlığına ışık tutuyor. 2019 yılına vurduğumuz halde moda devi Chanel’in egzotik hayvan derisi kullanmayacağı açıklaması, aslında tüketim farkındalığına olan bilincin ek olarak tabiata karşı duyarlılığının oldukça geç elde edildiğini kanıtlıyor. Ki Fransız lüks moda markası Chanel, bu konuda bir ilki oluştursa da henüz daha destekleyici bir atılımın görülmediğini söylemek mümkün. Uygulanabilirlik ve Sürdürülebilirlik: “Sıfır atık tekstil şirketini kurdum ancak bunu kendi kişisel hayatımda benimseyerek başardım,” diye belirtiyor Daniel. Kendi yaşamında, hiçbir şekilde çöpe atılacak bir atık oluşturmadan tüketim anlayışını benimsemiş ve bunun bir din olarak değil de, günlük bir pratik olarak değerlendirmiş. Sorumluluk sahibi olarak tüketmenin çok nitelikli bir örneğini oluşturuyor Daniel. Gerçek dünyadan kendinizi soyutlayarak yaşamak mümkün değil, her gün kendinizi bu maddesel enerjinin dinamiğine karşı bir sorumluluk geliştirerek ancak gerçeğe daha yakın olabilirsiniz. Bültenden bir bildirim olarak düşen Euronews haberine göre, yalnızca bir bardak kahve için harcanan su miktarı 140 litre. “Basit bir t-shirt için 2 bin 720 litre, bir adet kot pantolonu üretmek içinse yaklaşık 10 bin litre su gerekiyor. Dünya Ekonomik Forumu, su kaynaklarının talebi karşılayamadığı durumda tarım, enerji, sanayi ve ev içi su kullanımı için insanların rekabet edeceği bir gelecek çiziyor: Yetersiz su, çatışmaya yol açabilir.” Sürdürülebilir bir anlayış geliştirip bunu tüm yaşam formları üzerinde hassasiyet sağlayabilecek şekilde uygulanabilir bir norma evirmek gelecek için zorunluluk olarak gözüküyor. Kaynak: CNN, EURONEWS, http://zerowastedaniel.com/

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.