Adını Satranç kitabı ile duyuran Stefan Zweig, bilinmeyen bir kadın tarafından ele alınan bu roman ile platonik aşkı, bir kadının aşkı için göze aldıklarını ve bunlar sonucunda yaşadığı çaresizlikleri içeren bir kitap yazdı. Herkesin hayatında bir defa okumasını önerdiğimiz bu kitaptan en can alıcı 7 alıntı. Keyifli okumalar!
1- Seni suçlamıyorum. Seni sen kim isen o olarak seviyorum, sıcakkanlı ve çabuk unutan, kendini veren ve sadık kalmayan, seni yalnızca her zaman kim idiysen ve şimdi de hâlâ kimsen o halinle seviyorum.
2- Hayatımı tam ortasından kesip ikiye ayırıverdiğimi hissediyorum, fakat bir defa daha dudaklarını hissedebilmenin, bana söyleyeceğin o ısıtıcı sözcükleri duyabilmenin karşısında arkadaşlığın ve kendi hayatımın hiçbir değeri yoktu. İşte seni böyle sevdim, şimdi bunu sana söyleyebilirim, çünkü artık her şey bitti ve geçmişe karıştı. Ve öyle sanıyorum ki, beni ölüm döşeğimden çağırsaydın bile, yataktan kalkıp seninle gitme gücünü toplardım.
3- Ama sevgilim, kendimi ne zaman sende bütünüyle ve sonrasız olarak yitirdiğimi hâlâ gününe ve saatine kadar hatırlıyorum.
4- Bir su birikintisinin yanından geçercesine yanımdan geçip giden, bir taşa basarcasına üstüme basan, hep ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen, kimsin ki benim için?
5- Ama bir tabutun üstündeki çiçeklerin ne anlamı olabilir ki?
6- "Tanı beni, tanı beni artık!" diye haykırıyordu bakışlarım. Fakat senin gözlerinde sevimli ve hiçbir şey bilmeyen bir gülümseme vardı. Beni bir defa daha öptün. Ama beni tanımadın.
7- O kadın, sonuna kadar sana vurgun kaldı.
En sona bu fotoğrafı özellikle koyup size birbirini seven bu çiftin ölümünden biraz bahsetmek istedik. 14 Şubat 1942'de, karı-koca Rio Festivali'ni izlemeye gider. Gazetede Nazi güçlerinin Süveyş Kanalı'na doğru yaklaştığı ve Libya'ya neredeyse vardıkları yazar. Eşi ile beraber Stefan Zweig, festivali izlemeden apar topar Brezilya'daki evlerine dönerler ve Nazi karanlığından kurtulmak için Zweig, bir soda şişesinin içine “Veronal” denilen zehri ilave eder ve bu şişeden 3 büyük yudum alır. Eşine şişeyi uzatırken “Yanıma gelmek arzusundaysan eğer bunu istediğin zaman yapabilirsin…” der.
Eşi Lotte ona son olarak şu soruyu yöneltir: “Beni seviyor musun?
”Evet” cevabını verir Zweig ve Lotte, şişenin tamamını içip çiçekli elbisesiyle eşinin yanına uzanır.
Kaynak: 1
2- Hayatımı tam ortasından kesip ikiye ayırıverdiğimi hissediyorum, fakat bir defa daha dudaklarını hissedebilmenin, bana söyleyeceğin o ısıtıcı sözcükleri duyabilmenin karşısında arkadaşlığın ve kendi hayatımın hiçbir değeri yoktu. İşte seni böyle sevdim, şimdi bunu sana söyleyebilirim, çünkü artık her şey bitti ve geçmişe karıştı. Ve öyle sanıyorum ki, beni ölüm döşeğimden çağırsaydın bile, yataktan kalkıp seninle gitme gücünü toplardım.
3- Ama sevgilim, kendimi ne zaman sende bütünüyle ve sonrasız olarak yitirdiğimi hâlâ gününe ve saatine kadar hatırlıyorum.
4- Bir su birikintisinin yanından geçercesine yanımdan geçip giden, bir taşa basarcasına üstüme basan, hep ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen, kimsin ki benim için?
5- Ama bir tabutun üstündeki çiçeklerin ne anlamı olabilir ki?
6- "Tanı beni, tanı beni artık!" diye haykırıyordu bakışlarım. Fakat senin gözlerinde sevimli ve hiçbir şey bilmeyen bir gülümseme vardı. Beni bir defa daha öptün. Ama beni tanımadın.
7- O kadın, sonuna kadar sana vurgun kaldı.
En sona bu fotoğrafı özellikle koyup size birbirini seven bu çiftin ölümünden biraz bahsetmek istedik. 14 Şubat 1942'de, karı-koca Rio Festivali'ni izlemeye gider. Gazetede Nazi güçlerinin Süveyş Kanalı'na doğru yaklaştığı ve Libya'ya neredeyse vardıkları yazar. Eşi ile beraber Stefan Zweig, festivali izlemeden apar topar Brezilya'daki evlerine dönerler ve Nazi karanlığından kurtulmak için Zweig, bir soda şişesinin içine “Veronal” denilen zehri ilave eder ve bu şişeden 3 büyük yudum alır. Eşine şişeyi uzatırken “Yanıma gelmek arzusundaysan eğer bunu istediğin zaman yapabilirsin…” der.
Eşi Lotte ona son olarak şu soruyu yöneltir: “Beni seviyor musun?
”Evet” cevabını verir Zweig ve Lotte, şişenin tamamını içip çiçekli elbisesiyle eşinin yanına uzanır.
Kaynak: 1
Yorum Bırakın