Kendini Bilen Bir Devam Bölümü: Doctor Sleep

Kendini Bilen Bir Devam Bölümü: Doctor Sleep
  • 0
    0
    0
    0
  • Stephen King’in aynı adlı romanından uyarlanan Stanley Kubrick imzalı The Shining (1980); hiç şüphesiz korku türündeki en başarılı filmlerden biri, belki de birincisi. Yapım, King ve Kubrick’in filmin üretim sürecinde ve sonrasında yaşadıkları anlaşmazlıklarla da sinemaseverlerin muhabbetlerine sıkça konu olmaya devam etmişti. King’in The Shining’inin devamı niteliğindeki, 2013 tarihli aynı adlı romanından uyarlanan Doctor Sleep, vizyondaki yerini aldı. Yönetmen koltuğunda oturan ve korku türünün son yıllardaki başarılı temsilcilerinden biri olan Mike Flanagan, filmin senaryosunu da kaleme almış. Oyuncu kadrosunda ise; Ewan McGregor, Rebecca Ferguson, Kyliegh Curran, Cliff Curtis, Zahn McClarnon ve Emily Alyn Lind gibi isimler bulunuyor. Artık orta yaşlı bir adam olan Dan Torrance, çocukken Overlook Hotel’de yaşadığı korkunç anıları, aradan geçen onca yıla rağmen unutamamaktadır. Doğuştan gelen "parlama" yeteneği de ona bu konuda hiç yardımcı olmamaktadır. Dan, alkol gibi zararlı alışkanlıklarla geçen yıllarının ardından, nihayet bir bakımevinde düzgün bir iş bulur ve normal bir hayat sürmeye başlar. Ancak artık geçmişiyle yüzleşmesi ve onunla aynı yeteneğe sahip olan genç kız Abra’yla beraber; özel insanlardan beslenen şeytani bir topluluğun, peşine düşmesi gerekmektedir. Öncelikle Oculus (2013), Gerald’s Game (2017) ve The Haunting of Hill House (2018) gibi korku türünde ürettiği başarılı yapımlarla tanınan Mike Flanagan’ın, bu filmle ciddi bir riskin altına girdiğini belirtmek gerekir. Sinema tarihinin tartışmasız en iyi yönetmenlerinden biri olan Stanley Kubrick’in klasikleşen başyapıtı The Shining’in devam filmini yönetmenin yanı sıra, yıldızı yeni parlayan bir sinemacı olarak ilk filmden hiç memnun olmadığını defalarca belirten dünyaca ünlü yazar Stephen King’in memnuniyetini sağlamak, oldukça zor olsa gerek. Flanagan, geleneksel öykü anlatımını parçalayarak çarpıcı görsel biçimiyle kendine özgü bir dünya kuran ilk filmin düzeyine ulaşamayacağını kabul etmiş ve Doctor Sleep kitabını, klasik filme bolca gönderme yaparak alışıldık anlamda uyarlamayı tercih etmiş. Risksiz ve kolaycı olduğu söylenebilecek bu tercihin, Flanagan gibi yeni sınıf atlayan bir yönetmen için mantıklı olduğu kesin. İlk filmle hemen hemen aynı süreye sahip olan Doctor Sleep’in, ufak bir tempo sorunu yaşadığı söylenebilir. Stephen King’in de sıkça yakındığı gibi; The Shining’de karakterlerin arka planının bir başyapıt üretmek için kısmen es geçilmesi yöntemi, bu filmde uygulanmayınca tempo sorununa neden olmuş. Film, Kubrick’in filmine gönderme yapılarak ormanda gerçekleşen uzun bir yolculukla açılmış ve yetişkin Dan’in geçmişinin karanlık izlerinden sıyrılmaya çalışması, bir miktar sündürülerek anlatılmış. Dan, Abra ve parlama yeteneğine sahip insanları avlayan grubun lideri Rose’un odak alındığı paralel şekilde akan üç hikâye hattının birleştiği noktada; tıknefes olan film de hızını almaya başlıyor. Öykü, buraya kadar korku/gerilim türünden ziyade karanlık bir fantastik anlatı tadında ilerliyor. Bu noktadan sonra ise Flanagan, orijinal filme göndermeler yaparak ve gerilimin dozunu arttırarak esnemeye başlayan seyircileri kendine çekmeyi başarıyor. Overlook Hotel’e döndüğümüz son bölümde ise çakılan bu selamlar arşa çıkıyor ve sinemaseverlerin tekrar tekrar izlemek isteyeceği, lezzetli bir final bloğu sunuluyor. Kubrick’le boy ölçüşemeyeceğini kabul ederek haddini bilen Flanagan, kendi ikonik sahnelerini ortaya koyamasa da, biçim olarak ayakları üzerinde durmayı beceren bir yapım ortaya koymuş. Soğuk renklerin hakim olduğu sahnelerde, günümüzde bolca kullanılan ani korkutma efektlerinden uzak durarak; izleyiciyi sakin atmosferiyle germeyi becermiş. Yukarıda saydığım sebepler yüzünden, biraz "iki arada bir derede" bir iş olsa da sıkça gördüğümüz ruhsuz devam filmlerinden biri olmamış. Deneyimli oyuncu Ewan McGregor, büyümüş Dan’in yaşadığı ikilemleri ve karmaşık ruh halini yansıtmayı başarmış. Son yıllarda, iddialı filmlerin aranan isimlerinden biri olan Rebecca Ferguson; Şeytani grubun başındaki cazibeli ve tehlikeli Rose için biçilmiş kaftan olmuş. Filmin üç başrolünden biri olan genç oyuncu Kyliegh Curran da, kendi yeteneklerini keşfetmeye başlayan Abra’da iz bırakmasa da geleceğinin parlak olduğunu göstermiş. İlgili resim Doctor Sleep, bir başyapıtın devam filmi olmasının dezavantajlarının farkında olan ve bunları büyük ölçüde bertaraf edebilen bir yapım olarak, türün severlerinin beklentilerini belli oranda karşılayacaktır.

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.