Kendi Masalının Kahramanı Olamamak: Burning

Kendi Masalının Kahramanı Olamamak: Burning
  • 1
    0
    0
    0
  • Güney Kore sinemasının en öne çıkan yönetmenlerinden Chang-dong Lee'nin merakla beklenen yeni filmi Burning, 11 Ocak itibariyle ülkemizde de vizyona girdi. Dünya çapındaki popülerliğini Oldboy'la (2003) yakalayan Güney Kore sineması hakkında sinemaseverlerin aklında bazı kalıplar vardır. Şiddetin ve cinsellikte en uç noktalara gidilmesi, rahatsız edici hikayelerin anlatılması gibi arketiplerdir bunlar. Halbuki Güney Kore sinemasının usul usul ilerleyen farklı bir damarı daha var. Bu yolu takip eden filmler art house sinemasına daha yakın ve seyircisinde bir şiir hissi uyandırmak isteyen filmler. Chang-dong Lee de işte bu filmleri üreten sinemacılardan biri. Yönetmenin isminin uluslararası arenada duyulmasını sağlayan Shi'den (2010) tam sekiz yıl sonra çektiği yeni filmi dünya prömiyerini yaptığı Cannes Film Festivali'nden pek çok övgüyle dönmüştü. Ve FIPRESCI ödülü hariç elinin boş dönmesi şaşkınlığa sebep olmuştu. Bu yazıda pek çok listede 2018'in en iyi filmlerinden biri olarak gösterilen Burning'i incelemeye çalışacağım. Ünlü edebiyatçı Haruki Murakami'nin Barn Burning isimli kısa hikayesinden uyarlanan senaryo, Chang-dong Lee ve Jungmi Oh'un elinden çıkmış. Filmin oyuncu kadrosu ise  Ah In Yoo, Steven Yeun, Jong Seo Jeon ve Soo Kyung Kim gibi isimlerden oluşuyor. Filmin konusu şöyle özetlenebilir; Lee Jong-su üniversitede yaratıcı yazarlık bölümünden mezun olmuş, Seul'de yaşayan işsiz  genç bir erkektir. Bir gün tesadüfen eski arkadaşı Jong-seo Jun'la karşılaşır. Fiziksel görünümünü beğenmediği için estetik ameliyat olan genç kız, bir markette stant hostesliği yapmaktadır. Jong-seo Jun, Lee Jong-su'yu evine davet eder ve kısa zamanda aralarında bir ilişki başlar. Genç kızın en büyük hayali Afrika'ya gitmektir ve nihayet yeterli parayı toparlamıştır. Kız, çok sevdiği kedisini Jong-su'ya bırakır. Birkaç hafta sonra kız, geri döndüğünde yanında bir yabancı vardır. Hava alanındayken tanıştığı Ben, oldukça zengin ve kibirli bir insandır. Jong-su, Ben'in kötü birisi olduğunu düşündüğü için sürekli onlarla takılır. Alkolün ve zararlı maddelerin bolca tüketildiği bir gecenin ardından Jong-su ve genç kız tartışırlar. O günden sonra genç kızdan haber alamaz ve izini sürmeye başlar. Tüm oklar Ben'i göstermektedir. Öncelikle Burning'in seyirciyi oldukça yoran bir film olduğunu söylemeliyim. Tamamen ana karakterinin bakış açısından izlediğimiz hikayeye hakim olmak için tam olarak konsantre olmak şart. Yoksa tüm film, klasik bir romantik drama olarak algılanıp yapımın zenginliği anlaşılamayabilir. Günümüzün, zihin işlevlerini kapatmasını ve sadece görsel efektlere odaklanmasını söyleyen yapımlarına alışık izleyicileri için oldukça zorlu bir deneyime dönüşüyor film. 2 buçuk saatlik süresi de bunun üzerine tuz biber ekiyor. Sorunlu bir psikolojiye sahip olan Jong-su, geçmişindeki travmasını atlatamamış birisidir. Toplumun alt kademesinde olması ve babasının dengesiz halleri de onun duygu durumunu olumsuz etkiler. Hayatını mahveden bu sorunlarını gerçek yaşam da çözememektedir çünkü sistem buna izin vermez. Öyleyse en iyi bildiği yöntemi kullanmalı ve klasik bir iyi-kötü hikayesi kurarak problemlerini çözmelidir. Mahvolmuş hayatının intikamını almalıdır. Zengin ve fakir ayrımının uç noktalara tırmandığı toplumda karşısına konumlandıracağı düşmanı da onda olmayan her şeye sahip biri olmalıdır. Bu macerada geçmişte olduğu gibi yine bir kuyudan kurtaracağı saf ve masum bir prensesi de vardır. Kahramanımız başkent Seul'un yakınlarındaki bir köyde büyümüştür. Çiftçi olan babasının dengesiz tavırları ve davranışları yüzünden annesi, henüz çocukken onu terk etmiştir. Babası ondan kalan bütün eşyaları bir serada Jong-su'ya yaktırmıştır. Hayatı boyunca bu travmayı atlatamayan karakter, belki de bu sorununu sanat yoluyla dışa vurmak için yazarlık bölümünü okur. Mezun olup işsiz kaldığı bu güç dönemde, pek yakın olmadığı çocukluk arkadaşı Jong-seo Jun'la karşılaşır ve aralarında hızla romantik bir ilişki gelişir. Kız, küçükken düştüğü kuyudan onu Jong-su'nun kurtardığını söyler ısrarla. Ama evde beslediğini söylediği kedisi gibi kuyunun da varlığına dair somut bir kanıt yoktur. Tüm filmin ana karakterin zihninde oluşturduğu bir kurgu olduğunun en bariz ipucu budur. Hatta hikayesinde, yıllar önce onu bırakan annesi de onu beklemediği bir anda ziyaret edecektir. Fakat çok geçmeden genç kız, Afrika'ya gidiverir. Oradan döndüğünde ise kahramanımızın kurduğu fantezideki rakibi olarak konumlanan Ben de yanındadır. Jong-su'nun zıttı olan Ben, yeni kapitalist Güney Kore'nin yarattığı genç zenginlerden biridir. Sofistike zevklere ve modern bir eve sahip olan Ben, kahramanımızı içten içe sinirlendirir. Kuyudan kurtardığı saf ve temiz prensesi Jong-seo Jun'u korumak için istemediği halde sürekli onlarla dolaşır. Sırası geldiğinde ise tüm edebi eserlerde olduğu gibi büyük bir kırılma noktası yaşanır. Zararlı maddeler ve alkolün su gibi aktığı bir gecenin ardından genç kız ortadan kaybolur. Prensesini üzen ve yok olup gitmesine neden olan Jong-su onun katilini bulmalı ve kahraman olmalıdır. Annesini kaybetmiştir ama Jong-seo Jun'u kaybetmeyecektir. Kurguladığı hikayesinin kötü kalpli canavarı Bill'i ise tek bildiği yöntem olan ateşle yenecektir. Yönetmen Chang-dong Lee etkileyici isyan hikayesini başarılı bir şekilde perdeye aktarmış. Özellikle gece yapılan arama sahnelerindeki renk kullanımıyla zirveye ulaşmış. Muhteşem bir şekilde yazılmış olan senaryoyu görselleştirirken kendisini fazla öne çıkarmamış. Oyunculuklar da bu filmin bu kadar etkileyici olmasını sağlayan önemli sacayaklarına dönüşmüşler. Genç ve öfkeli Jong-su'da Ah In Yoo, kibirli ve yeni zengin kuşağı temsil eden Ben'de Steven Yeun, hikayede masumiyetin ve temizliğin simgesi olan Jong-seo Jun'da ise Jong Seo Jeon yaşayan performanslar çıkarmışlar. Ezilmiş bir gencin, günümüz kapitalist toplumunun istediği ve onun sahip olamadığı bütün değerlere karşı açtığı minimal savaşı anlatan Burning'i tüm sinemaseverler seyretmeli.  

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.