“Every fairy tale needs a good old-fashioned villain."

  Genelde izlediğimiz dizi veya filmlerde "kötü adamlardan" nefret ederiz, ölmelerini ve esas karakterimizi rahat bırakmalarını isteriz. Fakat eğer "Sherlock" dizisini izlediyseniz durumun yukarıda bahsettiğimizin tem tersi olduğu konusunda bizimle hem fikirsinizdir. Jim Moriarty hiç şüphesiz sinema tarihinin en sevilen kötü adamlarından biri. Deha ve delilik arasında çok ince bir çizgi olduğu söylenir. Moriarty bu çizginin hangi tarafında kalıyor derseniz bizce kesinlikle Moriarty o çizginin tam üzerinde yürüyor. Sherlock Holmes'a olan hastalıklı takıntısı nedeniyle bütün hayatını Sherlock'u mahvetmek üzerine kurmuş. Fakat amacı hiçbir zaman gerçekten Sherlock'u öldürmek değildi. Sherlock'un itibarını kaybetmesini ya da Sherlock'un da bir dedektif yerine tıpkı kendisi gibi bir "suç danışmanı" olmasını istiyordu. Fakat Moriarty'nin tek alakadar olduğu Holmes, Sherlock değil. Aynı zamanda ülke genelinde işlediği suçlarla Mycroft'u da oldukça uğraştırırken en küçük Holmes olan Eurus ile birlikte yaptıklarını iş birliğini de son sezonda öğrenmiş olduk. Londra'da işlenmiş olan her suçu birer ip olarak düşünecek olursak, o ipler eninde sonunda gelip Moriarty'nin parmağına dolanır. Ezeli düşmanı Sherlock'un tanımıyla Jim Moriarty, suçun Napolyonu'dur. Fakat Moriarty'e "profesör" unvanı suç dehası olduğu için değil, aslında bir matematik dehası olduğu için verildi. Sherlock dizisi alışılmış Sherlock Holmes uyarlamalarından oldukça farklı. Bu nedenle Moriarty karakterini de Sir Arthur Conan Doyle'ın yaratmış olduğu James Moriarty'den daha farklı bir Moriarty olarak izledik. Moriarty'i ilk kez Sherlock'un birinci sezonunda Molly Hooper'ın erkek arkadaşı olarak gördük. O an Molly bunu bilmiyor olsa da aslında bu suçun Napolyon'u tarafından ustaca hazırlanmış bir numaraydı sadece. Aslında her ne kadar dizide farklı bir versiyonuyla yayınlanmış olsa da Moriarty, Sherlock Holmes'ü öldürmüştü. Reichenbach Şelalesi'nden Sherlock'u iten Moriarty, İngiltere'de ciddi anlamda büyük bir karışıklığa neden oldu. Sherlock Holmes öldüğü için ülkede ulusal yas ilan edildi hatta Kraliyet ailesi bile Sherlock'un ölmemesi gerektiğini bizzat Doyle'a bildirmiş. Ölüm demişken, dizideki Moriarty'e dönecek olursak tüm Sherlock severler için en büyük muamma; Moriarty öldü mü, ölmedi mi? Bize kalırsa eğer mümkün olur da Sherlock'un beşinci sezonunu izleyebilirsek -ki bu yakın zamanda mümkün değilmiş gibi görünüyor- Moriarty'nin ölmediğini göreceğiz. "Moriarty kimdir?" sorusuna cevap arıyoruz fakat bu soruya verilecek cevaplar eminiz ki yeni sezonla beraber daha da artacak. Çünkü Jim Moriarty tanıdıkça farklı bir yönünü keşfedebileceğiniz bir karakter.

"Honey, you should see me in a crown"

Kısaca özetlemek gerekirse James "Jim" Moriarty, son yıllarda ekrana gelmiş diziler içerisindeki en iyi "kötü" karakter. Sherlock'u Sherlock yapan, zekasıyla bizi büyüleyen, öldüğünü düşünmek bile istemeyeceğimiz kadar değerli bir karakter. Kaynak: 1, 2, 3