Yaptığımız her hareket, verdiğimiz her karar yolumuzu şekillendirir. Aslında her şey birbirini etkiler. Bu kahvaltıda ne yiyeceğimiz gibi basit bir seçim olabileceği gibi hayati önem taşıyan bir konuda da olabilir. Peki bizler bunun ne kadar farkındayız? Vereceğimiz bir kararın sonucunu bilebilsek yine de aynı kararı verir miyiz? Yahut nasıl verebiliriz? Veya hangi seçimin doğru olduğunu nasıl anlayabiliriz? Bu gibi konuları irdeleyen Mr. Nobody filmini ve vermeye çalıştığı mesajı sizler için incelemek istedik.
Mr. Nobody filmi 9 yaşındaki bir çocuğun hayatının en zor seçimini yapmasını ve yapacağı bu seçim sonucunda da hayatının nasıl şekilleneceğini öngördüğü kült bilimkurgu-romantik türünde bir film. Öngördüğü diyoruz çünkü aslında tüm film 9 yaşındaki bu çocuğun kafasının içinde geçiyor. Bu çocuk yani Nemo, yapacağı seçimin sonucundaki alternatifleri görüyor ve biz de bunu izliyoruz. “Sen kendinin var olduğundan nasıl bu kadar emin oluyorsun? Sen de yoksun, ben de. Bizler 9 yaşındaki bir çocuğun hayal dünyasında yaşıyoruz sadece. İmkansız bir seçimle karşı karşıya gelen 9 yaşındaki bir çocuğun.”
Nemo 9 yaşındayken annesi ve babası boşanmaktadır. Nemo’nun ise bir seçim yapması gerekmektedir. Ya annesi ile birlikte trene binecek ya da babası ile birlikte kalacaktır. 9 yaşındaki bir çocuk için bu seçimi yapmak gerçekten imkansızdır. İşte Nemo trene doğru koşarken aslında yapacağı bu seçimin tüm olası sonlarını görür ve artık yapacağı seçiminin her olası sonucunu bildiği için seçim yapması imkansızlaşır. “Önceden neler olacağını bilmediğinden seçim yapamıyordu, şimdiyse neler olacağını bildiği için seçim yapması imkansızlaştı” der filmde, olan da tam olarak budur.
Öncelikle sizlere senaryosu oldukça karışık olan bu filmi anlatabilmek adına Nemo’nun yapabileceği tüm seçimleri ve sonuçlarını tek tek anlatacağız. Ondan sonra ise filmin felsefesini çözmeye çalışacağız.
Nemo’nun son ana kadar önünde yapabileceği iki seçim vardır: Ya annesi ile gidecek ya da babası ile kalacaktır. Lakin yukarıda dediğimiz gibi bu seçimi yapmak imkansız bir hal aldığında Nemo’nun önüne üçüncü bir seçenek daha çıkar: Seçim yapmamak. “Satrançta yapılabilecek en iyi hamle, hamle yapmamak olursa buna Zugzwang denir”. İşte Nemo’da bunu fark ettiğinde, bu iki şık arasında bir seçim yapmamın da bir seçim olduğunu fark eder ve hiçbir seçim yapmadığı sürece hala her şeyin mümkün olduğunu anlar. Filmde aslında bu daha ilk dakikalarda özetlenmiştir. Nemo bir pastahanenin önünde durur ve vitrine bakar. Parasının yettiği ve almak istediği iki tatlı vardır lakin aralarında seçim yapamaz. Çünkü yapacağı seçimle bir tanesine sahip olacaktır ama o tüm olasılıkları elinde bulundurmayı ister ve tercih yapmaz. Çünkü "seçim yapmadığı sürece kalan olasılıkların hepsi mümkündür."
- Nemo Annesi İle Giderse
- Nemo Babası ile Kalırsa
- Nemo Seçim Yapmazsa
Yorum Bırakın