Özgürlüğe Dair Farklı Bir Bakış: Ölümün Verdiği Özgürlük

Özgürlüğe Dair Farklı Bir Bakış: Ölümün Verdiği Özgürlük
  • 2
    0
    0
    0
  • Ölüm... Nefes almanın son bulduğu, ancak yaşamın aslında hiç son bulmadığı yeni bir yolculuk ve yeni bir başlangıç... İnsanlığı birleştiren en önemli iki olaydan ikincisi. Tüm duyguları bünyesinde barındırabilen bir olay. Huzur, acı, korku, umut, beklenti ve en önemlisi kimileri için kaçış... Dünyanın kalplerine ve ruhlarına geçirdiği prangalardan kaçmanın telaşı içinde olan insanların sığındığı bir iskele... Bu içeriğimizde ölüm ve özgürlük arasındaki derin bağı ve bu ikilinin insanların üzerinde yaratmış olduğu etkileri ve karmaşıklığı göreceğiz.

    Sana bu aşkı ben hazırladım

                 Hala serenatım gözlerinden okunuyor

                        Ve şimdi gözlerime en uzak senin gözlerin

                          Varlığımızın bütün taşları tuz buz dökülüyor

                                Öyle bir dökülmek ki                             Ölmek özgürlük...   En derin karanlığın ölü gözlerinde                              Aramızda ne var ne yoksa                             Arzularımızda yeni bir ayrılık macerası                             Kendi kıyametimizi hazırlayarak                             Öyle bir dağılıyoruz ki                             Ölmek özgürlük...  - Orhan Dal / Ölmek Özgürlük Hepimizin hikayesi doğduğumuz andan itibaren değil, aslında anne karnına düştüğümüz anda başlar. Henüz ellerimiz, gözlerimiz ve diğer duyularımız gelişmemişken bile kendi hikayemizi yamaya başlarız. Yine de her ne kadar kendi tercihlerimizle hikayemizi yazmayı tercih etsek bile ilerleyen zamanlarda bizim hikayemizi sınırlayan ve bunu asla kendini gizlemeden yapan bir yerde olduğumuzun farkına varırız. Dünyada... Maceranın ve özgürlüğün beşiği olduğunu sandığımız bu koca gezegenin aslında öğreneceğimiz birçok derse de ev sahipliği yaptığının farkına varırız. Bazılarımız iyi ve kötü yönleri çok erken öğrenmek zorunda kalırken, bazılarımıza bu iyi ve kötü yönleri dünya kafamıza vura vura öğretir. Öğrenmek eylemi de bazen çok acılı ve sancılı bir süreç olabilir. Durgun sularda fırtınaya yakalanıp mücadele etmeye çalışmak gibi... Fırtınaya hazır olup olmamanın hiçbir önemi olmaz, savaşmaya mecbur bırakılırız. İşte tüm bu dersler, kısıtlamalar, kendi içimizde ve dışarıya yönelik verdiğimiz mücadeleler, toz pembe bulutları gri bulutlara, zaten biraz da olsa gri olan bulutları büyük kara bulutlara çevirir ve yine bazılarımız bu bulutların ağırlığına katlanmak istemez. Ölümün getirdiği özgürlük hikayesi tam da bu noktada başlar. Kimileri bunun bir son, bir kurtuluş, sonsuz özgürlüğün başlangıcı olduğunu düşünse de durum aslında hiç de öyle değildir. Ölmek, öldürmek veya bunu arzulamak bize özgürlüğün değerini öğretmez. Mücadele kavramının nasıl küçümseneceğini öğretir ve biz insanoğlu, insan olduğumuzu unutmadan mücadele etmek için varız. Güzellikler ve iyilikler için ne kadar çok savaşırsak, özgürlüğü o kadar fazla elimizde ve içimizde büyütmüş oluruz. Birbirimize tahammül edemiyoruz. Amerikalı bir beyaz, Afrika'da bir zenciye tahammül edemiyor. Zengin burjuvalar, işçi sınıfına tahammül edemiyor. Bir insan, bir insana neden tahammül edemez ki? Sanırım bu sorunun cevabını ben de bilmiyorum. Sırf bu kadar tahammülsüz olduğumuz için bir yerde insanlar ölmek zorunda. Oysa hayat, paylaşınca güzeldir, bunu da bir televizyon reklamından öğrendim. Paylaşmayı bilmiyoruz! Ekmeği, suyu, yeryüzünü ve en önemlisi de özgürlüğü paylaşamıyoruz diğer insanlarla. Haddinden fazla benciliz, bu bencillik yakışmıyor bize. Oysa özgürlük, paylaşınca güzeldir... - Mesut Topal/ Dibe Vuranlar İnsan olmayı, kendimize ve başkalarına değer vermeyi, tel örgülerle birbirimizin kalbini ve hayatını çevirmemeyi öğrenirsek ölüm ve özgürlük arasındaki bağ bizi yaralamaz. Sevginin ve merhametin verdiği özgürlüğün hiçbir kötülüğün gölgesinde kalmaması dileğiyle... Kaynak: 1 2      


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.