İs nedir sorusuna cevap niteliğinde bir viski. Laphroaig 10.

İs nedir sorusuna cevap niteliğinde bir viski. Laphroaig 10.
  • 1
    0
    0
    0
  • Merhabalar herkese. Bugünkü konumuz Laphroaig 10.

    Öncelikle belirtmem gerek ki Laphroaig 10, en sevdiğim single malt viskilerden biridir. Yani biraz taraf tutarak yazacağım haberiniz olsun.

    1810 yılında kurulan Laphroaig damıtımevi, Islay bölgesinin genel karakteristik özelliklerini yansıtmasına rağmen, oldukça ilginç tat profiline sahip viskiler üretiyor. Bu viskinin en önemli özelliklerinden biri üretiminde kullanılan turbanın verdiği is kokusu. Üretim esnasında kullanılan çok kaliteli arpalar, bu fosilleşmiş bitkilerinin yakılması ile birlikte dumanına maruz bırakılıyor. Sonuç olarak bir yudum duman, bir yudum is içer gibi hissettirecek hale geliyor. Bir yıl kadar önce bir dost tavsiyesi üzerine ilk kez Beşiktaş’ta bir barda içtim bu viskiyi. Olağanüstü lezzetinden uzak kalmamak adına evde sürekli bir sise bulundurmak zatım tarafından hepinize tavsiye edilir. Önce büyük, daha sonra yüzey alanı küçük fıçılarda bekletilerek yoğun bir aroma ve tat kazandırılıyor. Füme tatların bu kadar yoğun alınabildiği bir içki daha içmemiş olduğumu söylesem yeridir, hakkıdır. 30 sene bekletilen konyaklar bile bu kadar fıçı kokusuna sahip değilken o geçen uzun sürenin içkideki orijinal özellikleri silip yerine karamelize tatlar bırakması ve benim gibi bundan çok hoşlanmayanlar için birebir bir içki olduğunu söyleyebilirim.

    Laphroaig’a ait bir viski aldığınız zaman kutusunun içinden küçük bir sertifika çıkıyor. Bu sertifikanın içinde bir kod yazmakta. Bu kodu Laphroaig’un sitesine girdiğiniz zaman size 1 metrekare büyüklüğünde, küçük bir arsa hediye ediyorlar. Şimdiden 3 metrekare arsa sahibiyim diyebilirim. Aklıma geldi de, şöyle şişe şişe içsek, acaba bir gün Islay'i Misak-i Milli sınırlarına dahil edebilir miyiz? :D Tabi ki bu sembolik bir şey ama ola ki yolunuz bir gün Laphroaig Damıtım Evi’ne düşerse size bir tek viski ikram ediyorlar.

     

    “Laphroaig 10” a gelecek olursak; bu viski, damıtın evinin kalbinde yer alan viskidir. %40 alkol oranında şişelenmesine rağmen oldukça yoğun bir tat profili sunuyor. Zati üstünde de “En zengin aromalı İskoç viskisi” yazıyor. İşte bu viskideki asıl sihir bu denli yüksek alkol oranına ve fıçıdan geçen tadın bir adam boyu önde olmasına rağmen, viskinin orijinal özelliklerini gölgelememiş olmasıdır.

    Burunda çok yoğun bir “gazlı bez” kokusu geliyor. Ardından da bazı çamurumsu ve isli kokular eşlik ediyor. Gayet yoğun bir burun diyebilirim. Damakta ilk başta is geliyor. Hemen ardından da tuz ve denizden gelen o aramaları alabiliyorsunuz. Bunun esas sebebi de Laphroaig’un bütün fıçılarının Laphroaig Damıtım Evi’nde ve denizin hemen kenarında bekletilmesi. Başka şehirlerde falan bekletilmiyor. Bu sayede denize ait aromalar viskiye tam olarak geçebiliyor.

    Bitişi oldukça uzun, baharatlı ve yakıp geçen bir özellikte. Bu viskiyi kış aylarında, yağmurlu ve karlı günlerde rahatlıkla tercih edebilirsiniz. Kız arkadaşla falan romantik dakikalar için almayı düşünüyorsanız tavsiye etmem. Kadınların arası iyi değildir bununla. Macellan falan için manita ile.

    Eğer bir gün içmeyi planlarsanız size ufak bir barmen tavsiyesi. İçine çeyrek parmak kadar su damlatınız. Bir tatlı kaşığı kadar. Su, viskinin aromasını tazeleyecek. Sonrasında kadehin kenarına burnunuzu dayayıp derin bir nefes alın. İşte tadını en çok hatırlayacağınız o yudumu almanın zamanı geldi. Hepinize afiyet olsun.

     


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.