Ara Güler Fotoğrafları Ve Hikayeleri

Ara Güler Fotoğrafları Ve Hikayeleri
  • 4
    0
    1
    1
  • Point Hotel’in fotoğraf koleksiyonundan seçilen usta sanatçı Ara Güler’in İstanbul fotoğrafları kitaplaştırıldı.  Kitabın önsözünde İstanbul'u "ihtiyar bir deli saraylı"ya benzeten Ara Güler, İstanbul'un kendisi için önemini de şu cümlelerle anlatmıştır: "Çocukluğumdan beri İstanbul'un bir ‘Deli Saraylı' olduğunu düşünürüm. Ama öyle bir deli saraylı ki, Hem Roma'da hem Bizans'ta hem Osmanlı'da yaşamış. Birikimlerin deli saraylısı. Hipodromda gladyatörlerle birlikte ata binmiş, Bizans Sarayı'nda gözde olmuş. Osmanlı'da Hürrem Sultan olmuş. Bugün artık ihtiyar bir deli saraylı olmuştur; süslenmeyi ihmal etmez., takar takıştırır, kokularını sürer."
    "Bu deli saraylı henüz ölmedi belki ama örümcek misali gecekondular sarmıştır çevresini" diyen Ara Güler, "Takıp takıştırıp çıksa bile Binbirdirek'teki köşesinden, belki tanıyanı bile olmayacaktır. Bu deli saraylı bastonlu, ihtiyar bir nine midir, yoksa bir hayalet mi? Bunun kimse farkında olmayacaktır" demiştir.

    Ara Güler'in bu fotoğrafları 1957'li, 60'lı yıllarından başlayarak çekmiştir. Bu sayede Ara Güler okuyucuyu eski İstanbul'a taşıyor ve bizlere eski İstanbul ile tanışma fırsatı sunuyor.

    Bir veda mı?
    Rıhtımda bir kadın lombozdan bakan denizciye bir şey veriyor. Sahne ayrılık mı, haber gönderme mi onu anlamak fotoğrafa bakana ait. Hayat ya bir aşktır ya bir tesadüf belki de bir hatıradır ama ne olursa olsun iyidir, güzeldir. Merhaba hayat... (1955)

    Karanlık basmış, hava soğuk ve eve varmak gerek. Herkesin acelesi var, tek kurtuluş bir vasıta bulmak, ayrıca İstanbul’da bu bir mesele, zor bir iş, muhakkak kurtarıcı bir dolmuş bulmalı. İşte İstanbul 1950’li yılların sonuna doğru bu endişeler içinde hayatta dolaşıp duruyordu. Fotoğrafta Eski Galata Köprüsü’nün Eminönü tarafında her gün olduğu gibi bu hercümerç ve kaçış yaşanıyordu; eve dönüşe giden bir yarış…(1958)

    İki sandalcı Haliç’in başındaki sahilde arkalarına, vapur dumanlarından kapanmak üzere olan Yeni Camii’yi almışlar ve kimbilir ne konuşuyorlar. Eski köprüden kalabalıklar geçiyor ve iki kuş Haliç üzerinde uçuyor. Uzaktan şehrin uğultusu, ara sıra vapur düdükleri ve daha derinden taksilerin korna sesleri de işitiliyor. Bu İstanbul’un sesidir, bu gizemli bir büyünün sesidir, sizi kendine çeker ve içine alır, eğer bu şehirde yaşıyorsanız bu sesleri hep duyacaksınız, çünkü bu sesler şehrimizin sesidir.

    Bu fotoğraftaki vapur Boğaziçi’nde Kandilli’den kalkan vapurdur. Eski İstanbul Anıları kitabımın Temmuz 1994’teki ilk baskısında bu fotoğraf için bir şiir yazmıştım ve çok sevmiştim o şiiri. Onun için bu kitabın son fotoğrafı da aynı fotoğraf olduğu için aynı sevgimi eskisi gibi bildirmek için o şiiri tekrar yazyorum…
    Ve…
    günlerden bir gün
    güzel bir günbatımında
    kalktı gemisi eski İstanbul’un
    Boğaziçi’nden


     
     
     
     
     
     
     


    Yorumlar (1)
    • Harika bir Ara Güler Kampanyası https://www.change.org/BirAraGulerHeykeliBeyoglunaNedeYakisir

      Yorum Bırakın

      Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.