Ruh Sağlığımız İçin Kendimizle Yapabileceğimiz 4 Anlaşma

Ruh Sağlığımız İçin Kendimizle Yapabileceğimiz 4 Anlaşma
  • 11
    0
    0
    2
  •   Binlerce yıllık bir geçmişe sahip olan Toltekler, Meksika'nın güneyinde kültürü ve hayata bakış açısı ile nesilleri etkileyen bir halktır. Halkın tarihi hakkında kesin bilgiler bulunmasa da, varsayımlara göre en devamlı çağını 3300 yıl önce yaşamıştır. Spiritüel bilgisi oldukça geniş olan ve bilgiye önem veren bu toplumda bilgilerini devamlı olarak paylaşan birçok bilim adamı ve sanatçı yaşamıştır, doğal olarak kendi çağlarının çok ötesinde bir toplumdur. Bugün günümüze kadar ulaşan Toltek öğretilerine bakarak hayat görüşünde bunları esas alan milyonlarca insan vardır.

      Meksikalı Toltek bir yazar olan Don Miguel Ruiz, Dört Anlaşma isimli kitabında Tolteklerin uzun yıllardır sahip oldukları bilgileri toplumla değil de sadece kendi aralarında paylaştıklarını söylemiştir. Bunun birinci sebebi, modern çağlarda bilginin bencilce kullanılması ve çıkar uğruna paylaşılmasıdır. İkincisi ise o dönemde Avrupalıların topraklarını işgal etmesidir. Bu sebepten dolayı günümüz spiritüel öğretilerinde Tolteklerin kurallarına oldukça nadir rastlarız.

    Toltek Bilgelik Kitabı'na göre hayatı daha güzel yaşamamız için kendimizle tam dört adet anlaşma yapmamız, yaşamımız bu boyunca bu dört anlaşmaya bağlı kalmamız gerekiyor.

     

    1-Kullandığın Sözcükleri Özenle Seç

    İnsan ilişkilerimizi en çok etkileyen şeyler kelimelerdir. Tolteklere göre bu kelimeleri kime karşı olursa olsun özenle seçmeli ve ağzımızdan çıktığı anda evrene bir enerji yolladığımızı unutmamalıyız. Don Miguel Ruiz, sözün aslında büyü olduğunu; birine kötü bir söz söylediğimizde ona büyü yaptığımızı belirtmiştir. Örneğin küçük bir çocuğa sesinin çok kötü olduğunu söylersek ona bir büyü yapmış olur ve bir daha şarkı söyleyecek özgüveni bulamamasına sebep oluruz.

    2-Hiçbir Şeyi Kişisel Algılama

    Her şeyin kendimizle ilgili olduğunu düşünmek, kendimize verebileceğimiz en büyük zarardır. Dört anlaşmaya göre karşı taraftan gelen herhangi bir kötü varsayım bizimle değil, karşı tarafın enerjisiyle alakalıdır. Doğal olarak bunu kişisel algılamak karşı tarafın enerjisini hiçe saymak ve bencilleşmek olur.

    “…Kişisel algılamak, ancak söylenilen şeye katılmakla olur. Söylenen şeyle anlaşma yaptığınız anda zehir zihninize yayılır ve cehennem rüyasının tutsağı olursunuz. Sizin bu tuzağa düşmenizin nedeni bireysel önemlilik denilen şeydir. Bireysel önemlilik ya da kişisel algılamak bencilliğin en üst düzeydeki ifadesidir. Çünkü her şeyin kendimizle ilgili olduğunu varsayarız.”

    Yukarıdaki paragraftan da anlaşıldığı gibi karşı tarafın söylediği olumlu ya da olumsuz şeyleri kişisel algılamamak, iç huzurumuz için atacağımız adımlardan birisidir.

    3-Varsayımda Bulunma

    Düşünmek ve varsaymak arasındaki fark, aslında zihnimizi düşündüğümüzden çok fazla etkiliyor. Don Miguel Ruiz’e göre düşüncelerimizin %99’u varsayımlarımızdan oluşuyor, bu da gerçek hayatımızı yansıtmadığı için bizi mutsuz ediyor. İdealimizi düşünmek yerine olduğumuzu düşünmek hem gerçekçi hem de huzur verici bir yöntemdir. Fakat yine de düşüncelerimizin varsayımlardan “tamamen” arınması mümkün değildir, çünkü insan hayalleriyle yaşar. 

    4-Daima Yapabildiğinin En İyisini Yap

    Diğer üç anlaşmayı kalıcı hale getiren bu anlaşma, aslında modern çağdaki ruh bilimcilerin de sık sık tavsiye verdiği bir öğretidir. Yapılan eylem her ne olursa olsun onu en iyisi olacak şekilde yapmak, kendimize kızmak için bulduğumuz bahaneleri yok eder. Doğal olarak kendimizi yargılamamız ya da kendimizi cezalandırmak için bir sebep bulamayız. Fakat yine de insan sürekli değişim geçiren bir varlık olduğu için “en iyiler” her saniye değişebilir, bazen daha kaliteli ya da kalitesiz olabilir.

    Don Miguel Ruiz, yalnızca Dört Anlaşma kitabı ile değil; Beşinci Anlaşma, Ustaca Sevmek, Toltek İç Özgürlük Rehberi gibi daha birçok kitapta kendi kültürüne ait öğretileri insanlara aktarmaktadır. Genel olarak bu dört anlaşmanın yolundan giden ve insanın kendisiyle barışmasını sağlayan tavsiyeler 3300 yıl öncesinde keşfedilmiş olsa da modern çağda bile kabul görmektedir. Örneğin “Toltek Sanatında Yaşam ve Ölüm” isimli kitabında, korkunun insanı sınırlayan bir his olduğunu açıklamış ve Toltecayotl Felsefesinin iki önemli kuralından biri olduğunu söylemiştir. Günümüzde çeşitli bilim insanları tarafından da kabul edilmiş spiritüel öğretilerin içinde yer alan bu felsefe, Tolteklerin ne kadar ileri görüşlü olduğunu göstermektedir.

    Herkesin ruh sağlığının kötüye gittiği bu dönemlerde kişisel gelişim kitaplarına önyargıyla yaklaşmaya devam etmek bireysel olarak bir kötülüktür. Günlük hayatımızda farkında olmadığımız fakat özünde çok basit olan bazı cümleleri okumak, kimi zaman da uzun uzun araştırmak psikolojimize düşündüğümüzden çok daha iyi gelebilir.

     

    Kaynaklar: 1 2 3


    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.