Çocukluğunun geçtiği Granville'deki evin, annesi tarafından bakılan cennet gibi bahçesinde Christian Dior, müge çiçeğine karşı büyük bir tutkusu olduğunu fark eder. Bu narin çiçeğin kendisine uğur getirdiğine inanan Dior, kendi kıyafetlerindeki iliklere ve tasarladığı “haute couture” elbiselerin kenar dikişlerine bu çiçeği iliştirir. Dior’un bu çiçekten aldığı ilhamla yarattıkları bununla sınırlı kalmaz. 1957 yılında tasarlayıp “Muguet” ismini verdiği, çan şeklinde tomurcuklarla kaplı elbise ve bir ilkbahar buketini andıran nefis kokulu Diorissimo parfüm, bu muazzam çiçeğin etkisiyle hayat bulur.

Saflığın ve neşenin sembolü, aynı zamanda güneşli günlerin habercisi müge çiçeği, Dior Maison’un yeni koleksiyonu için bu kez Cordelia de Castellane’a ilham oluyor. Kıymetli bahar dallarıyla süslenen porselen tabaklar, dekoratif objeler, bardaklar ve sürahiler “yaşama sanatı” ile şansı ve doğayı kutluyor.

[gallery columns="2" size="full" ids="248244,248229,248235,248231,248233,248230"]