Tam adı Blake Christina Lively olan ünlü oyuncu, 25 Ağustos 1987 tarihinde ABD’nin Los Angeles kentinde dünyaya geldi. 2’si kız 2’si de erkek olmak üzere toplam 4 tane kardeşi var. Kendisi ailenin en küçüğü ve pek tabii ki gözbebeği konumunda. Anne-babasının oyuncu olmasından dolayı bu sektöre atılması çok kolay olmuş güzel yıldızın. Ailesi oyunculuk kurslarına giderken onu bakıcılara bırakmamak adına yanında götürdüğü için, daha küçük yaşlardan itibaren mesleğin püf noktalarını öğrenmiş. Bir röportajında bu konudan şöyle bahsediyor:
"Annem ve babam bana her zaman oyunculuğu öğrettiler. Yani çocuk bakıcılarından öğrenmem yerine, onlar sadece sınıfı bana getirdi."
Burbank Lisesi’nden mezun olduktan sonra aslında ilk hedefi Stanford Üniversitesi’ne giderek kaliteli bir akademik eğitim almaktı. Fakat biraz annesinin ısrarı biraz da genlerden gelen sanat aşkı nedeniyle oyunculuk alanında ilerlemeye karar verdi. Profesyonel anlamda ilk deneyimini 1998 yılında babası Ernie Lively’nin yönetmen koltuğunda oturduğu Sandman filmi ile gerçekleştirdi. Rolü küçük olsa da kariyerinin ilk adımı olması nedeniyle onun için fazlasıyla önem taşıyor.
Sandman’in ardından yaklaşık 7 yıl boyunca hiçbir projede yer almadı Blake Lively. 2005 yılına gelindiğinde ise Ann Brashares’in aynı adlı romanından beyaz perdeye uyarlanan The Sisterhood of the Traveling Pants filmiyle yeniden çıktı karşımıza. Aradan 1 sene geçtikten sonra bir komedi yapımı olan Accepted ve bir korku yapımı olan Simon Says filmlerinde yer aldı. Git gide kendisini geliştiriyor, tecrübe kazanarak sinema sektöründe hızla ilerliyordu.
2007 yılı onun kariyeri için adeta bir dönüm noktası olacaktı. Önce Elvis and Anabelle filminde oynayarak ilk başrolüne imza attı, ardından da adını tüm dünyaya duyurmasını sağlayacak olan Gossip Girl dizisinin kadrosuna dahil oldu. Bu dizide 6 sene boyunca canlandırdığı Serena van der Woodsen karakteri, onun hem güzelliğini hem de modaya olan tutkusunu ön plana çıkarttı. Ayrıca uluslararası alanda büyük bir şöhret kazandırmakla da kalmayıp, hatırı sayılır bir kazanç elde etmesini sağladı. Dönemindeki bütün genç kızlar onun gibi görünmek istiyordu. Onun giydiği kıyafetlere özeniyor, nefes kesici fiziğine gıpta ediyorlardı. Bu aşırı sevgiden dolayı kısa sürede önemli bir hayran kitlesi yakaladı Blake.
Gossip Girl
Ayrıca diziyle beraber özel hayatında da mutluluk verici değişimler yaşadı. Gossip Girl’de iki sevgiliyi canlandırdığı rol arkadaşı Penn Badgley ile gerçek hayatta da birlikte olmaya başladılar. Son derece fırtınalı devam eden bu aşk kısa bir süre sonra bitti ve Blake ünlü aktör Leonardo di Caprio’ya kaptırdı gönlünü. Fakat bu ilişki de çok uzun soluklu olmadı. Özel hayatı çalkantılı bir şekilde ilerlerken bir yandan da sinemaya devam ediyordu.
2009’da Keanu Reeves ve Winona Ryder ile birlikte The Private Lives of Pippa Lee isimli filmde oynadı. Ardından yönetmenliğini Ben Affleck’in üstlendiği korku filmi The Town’da yer aldı. 2011’de ise hayatının aşkıyla tanışmasına vesile olan Green Lantern (Yeşil Fener) filminin kadrosuna girdi. Burada ünlü aktör Ryan Reynolds’la birbirlerine aşık olup tutkulu bir ilişki yaşamaya başladılar. Hemen 1 yıl sonra da nikah masasına oturarak rüya gibi süren birlikteliklerini taçlandırdılar.
Blake Lively ve Ryan Reynolds
İlk bebekleri James 2014, Ines ise 2016 yılında dünyaya geldi. James’in televizyonda babasını gördüğünde koşarak ona sarılmaya çalıştığını ve el salladığında babasının neden ona karşılık vermediğini bir türlü anlayamadığını söylüyor Blake. Zaten bu minik tatlı kız, 2017 yılında Ryan Reynolds’ın Hollywood şöhretler bulvarındaki yıldızı için yapılan törende de ortalığı birbirine katarak son derece sevimli hareketler sergilemişti. Annesine bayıldığımız gibi ona da bayılıyoruz.
İşte o anlar:
Kocasına ve çocuklarına çok düşkün olan Blake Lively, modaya karşı beslediği tutkuyla da adından söz ettiriyor sıkça. Özellikle önemli gecelerde kırmızı halıda giydiği muhteşem abiyelerle bütün dünyanın dikkatini üzerine çekmeyi başarıyor. Genelde kadınsı, ağır ve zarif kıyafetleri tercih etmesiyle bilinse de her tarzı kendine göre yorumlama becerisinin oldukça yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Nitekim bunu enfes hamilelik elbiselerinde de çokça defa gördük. Abartıya kaçmayan hafif tonlardaki bir tuvalet ve salaş bir saç örgüsüyle bile şık olabiliyor güzel oyuncu. Takıları da bir o kadar hoş.
“Giyeceklerimi, ayakkabılarımı, aksesuarlarımı mutlaka kendim seçiyorum. Hatta katıldığım birçok davette de saçımı ve makyajımı kendim yapmışımdır. Bazen kendi kendime; 'Tanrım her şeyi neden tek başıma üstleniyorum ki? Bu ekstra bir mesai ve fazlasıyla zamanı alıyor' diyorum.”
“Katolik Hayal Gücü” temasıyla gerçekleştirilen Met Gala’da da yine fırtınalar estirdi. Kıyafeti, hem temaya uygunluğu hem renkleri hem de vücuduna yakışması bakımından çok beğenilerek otoriteler tarafından fazlasıyla övüldü.
Met Gala 2018
“Modayı çok seviyorum ve kendimi ifade etmemin en güzel yollarından biri olduğunu düşünüyorum.”
Son olarak yetenekli oyuncunun yine 2018'de gerçekleştirdiği enteresan bir olayı da aktararak yazımızı noktalamak istiyoruz. Instagram’da fazlasıyla popüler olan ve yaklaşık 22 milyon takipçisi bulunan Blake, bir sabah bütün fotoğraflarını kaldırarak eşi Ryan Reynolds da dahil olmak üzere herkesi takipten çıkartmasıyla şaşırttı. İşin ilginç yanı ise sadece adı Emily Nelson olan 28 kadını aynı anda takip etmeye başlamasıydı. Herkes bunun ne demek olduğunu çözmeye çalışırken gerçek kısa sürede anlaşıldı. Blake, 2018 Eylül’ünde vizyona girecek olan filmi A Simple Favor’a dikkat çekmek için yapmıştı bunu. Çünkü kendisi orada Emily adında bir karakteri canlandırıyor. Magazin basınını bir parça salladıktan sonra geri dönerek Instagram’ını eski haline çevirdi ve fotoğraflarını tekrar yükledi.
Zaten normal hayatında da sürekli o büyük gülümsemesiyle tanıdığımız Blake’in bu tarz muzipliklerine alışığız. Ryan Reynolds ile birlikte zaman zaman sosyal medyada birbirlerini trolleyerek eğleniyorlar. Dileriz bu ikili pozitif enerjilerini hiç kaybetmez ve dileriz güzel aileleriyle beraber daha pek çok başarının altına imza atarlar.
Edit: Blake Lively ve Ryan Reynolds çifti, 2019 yılının Ağustos ayında 3.çocuklarını (kız) kucaklarına aldılar.
Yorum Bırakın