Hadi Yakalayalım Şu Katili: İşte Karşınızda Doğu Ekspresi'nde Cinayet

Hadi Yakalayalım Şu Katili: İşte Karşınızda Doğu Ekspresi'nde Cinayet
  • 0
    0
    0
    0
  • Edebiyat tarihine ismi “Polisiyenin Kraliçesi” olarak geçen Agatha Christie'nin en ünlü romanlarından biri olan Doğu Ekspresinde Cinayet, adeta bir yıldızlar geçidi olan kadrosuyla 42 yıl sonra tekrar beyazperdeye uyarlandı. 10 Kasım'da vizyona giren filmin yönetmenliğini ve başrolünü Shakespeare uyarlamalarıyla tanıdığımız Kenneth Brangh üstlendi. 1930'lu yıllarda Şark Ekspresinde işlenen cinayetin çözümünü konu alan filmin ana karakteri ise gri hücrelerinin marifetiyle tanıdığımız kendi deyişiyle “kuvvetle muhtemel dünyanın en iyi dedektifi" Hercule Poirot. Fragmanı "Oscarlı, pahalı oyuncuları yerleştirmişler pek bir olayı yok" diye düşündürtse de izleyince oyuncuların yerleştirme olmadığı açıkça anlaşılıyor. Johnny Depp'in az görünmesi biraz üzse de Michelle Pfeiffer sergilediği performansı ile büyülüyor. Ama oyunculukların kötü yanları da yok değil. Örneğin olayların sadece Poirot üzerinden ilerlemesi biraz sıkıyor. Penélope Cruz gibi önemli isimlerse neredeyse görünmüyorlar dolayısıyla da çok silik kalıyorlar. Film, romanda yer almayan Kudüs bölümüyle açılış yapıyor. Filme kalite ve derinlik kattığına inandığımız bu sahnelerden, henüz tanımayanlar için Poirot hakkında fikir ediniyoruz. Gözünden hiçbir şey kaçmayan, mükemmeliyetçi, komik, bıyıklı, zeki bir dedektif. Anlaşılıyor ki Brangh bilinenden farklı bir Poirot karşımıza çıkarmaya çalışmış. Romanlarında olayları, oturduğu sandalyesinde gri hücrelerini çalıştırarak çözen dedektifimizin bu kez daha maceracı olduğu söylenebilir. Hatta tanıdığımız Poirot’nun aksine heyecanlı kovalamalara girdiğini görünce şaşırmamak elde değil. Fakat Brangh’ın değiştirdiği tek şey bunlarla kalmıyor. Kitapta olmayan siyahi bir doktor ekleniyor kadroya ve onun üzerinden özellikle de Amerika’da ırkçılığa şöyle üstünkörü bir dokundurma yapılıyor. Görüntü yönetmenini de ayrıca tebrik etmek lazım çünkü olaylar tek mekanda geçmesine rağmen hiç sıkmadan izlettiriyor kendini. Yer yer kullanılan efektler gerçeklik algısından uzaklaştırsa da kar manzaraları ve İstanbul sahneleriyle yeniden gönlümüzü fethediyor. Adalet, bağlılık, sadakat, güç ve intikam duygusu üzerine etik tartışmalarla zihninizi uzun süre meşgul edecek sorular sordurtan film “Son Akşam Yemeği”ne yaptığı göndermeyle sadece görsel şölen sağlamakla kalmıyor aynı zamanda eserin kendisine de  göndermede bulunuyor. Final sahnesiyle devamının çekileceğine dair müjdeyi veren Doğu Ekspresinde Cinayeti, biz Wannart ailesi olarak çok beğendik. Eğer sıkılmadan izleyeceğiniz kaliteli bir şeyler isterseniz kaçırmayın deriz. İyi Seyirler!

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.