Günlük Yaşamın Psikopatolojisi

Günlük Yaşamın Psikopatolojisi
  • 2
    0
    0
    0
  • Günlük yaşantımızda başımıza birçok şey gelebilir. Tüm bunlar bizler için sıradan ve basit olaylardır. Hayatımızda eksilmez bir yer tutmuş olan unutkanlık mesela... Gün içerinde bir kişinin ismini, bir eşyanın yerini veya dünyanın dördüncü harikasını hatırlamakta güçlük çekebiliriz veyahut belki de komşumuzun bir köpeği olduğunu tamamen aklımızdan silebiliriz. Hatırladığımızı zannettiğimiz şeyler yanlış da olabilir. Günlük yaşantımızdaki sıradanlıklara bir örnek daha verecek olursak topluluk önünde bir konuşma yaparken veya sadece bir kişiyle karşılıklı sohbet ederken söylemeyi hiç istemediğimiz hatta aklımızdan bile geçmeyen bir şeyi "dil sürçmesi" diyerek yanlışlıkla söyleyebiliriz. Yine birçok kişide çoğu zaman görülmesi mümkün olan sakarlıklar buna örnel olabilir. Elimiz her an bir bardağı devirebilir, yine yanlışlıkla sırtımızla çarptığımız bir doğalgaz borusunun yerinden çıkmasına sebep olabiliriz. İnsanız, bunların tümü mümkün şeyler.. Peki tüm bunlar Freud için de bu kadar basit mi? Freud, günlük yaşantımızda başımıza gelen ve bizler için sıradan olan bu tarz olayların aslında öyle sıradan olmadıklarını savunur. Ona göre bu olaylar bizi kaygıdan korumak veya gizli isteklerimizi ortaya koymak gibi sebeplere sahiptir. Unutkanlık Freud'a göre bizlerin yer adlarını veya bazı özel adları unutmamızın sebebi o isimlerde bizleri rahatsız eden bir şeylerin var olmasıdır. Bu durumu "ad unutma olgusu" olarak tanımlıyor. Ad unutma olgusunda saf bir itici güç vardır. Kişi bu itici güç sayesinde adın sahibine karşı "yüceltilmiş" denilebilecek bir kıskanma duygusu veya kin besleyebilir. Bu durumla ilgili verdiği örnek ise şöyle: Budapeşte’den Fraulein I. von K. diye biri şunları yazıyor: “Kendime göre küçük bir kuram geliştirdim. Resim yapma yeteneği olanların, müzikten fazla hoşlanmadıklarını müzik yeteneği olanların da resimden hoşlanmadıklarını fark ettim. Bir süre önce biriyle bu konuyu konuşuyordum, dedim ki: “Bugüne dek bir kişi dışında hiç yanılmadım.” O kişinin adını söylemek istediğimde, çok yakın arkadaşlarımdan birine ait olduğunu bilmeme karşın, kesinlikle unuttuğumu gördüm. Birkaç gün sonra bir rastlantı sonucu adını söylendiğini duyduğumda, hemen bu adın konuşmamızın konusu olan kuramı çürüten ad olduğunun bilincine vardım. Ona karşı bilinçdışında duyduğum tepki, başka durumlarda çok iyi bildiğim adını unutmam şeklinde kendini göstermişti.” Dil Sürçmesi Freud'a göre dilimizin sürçme sebebi kendi bilincimizdir. Hep söylemek istediğimiz ama isteğimizi bastırarak söylememeyi tercih ettiğimiz, içten içe kafamızı meşgul eden ve hatta bazen kendimizin bile farkında olmadığımız arzularımızı yanlışlıkla, dil sürçmesi yoluyla dışarı vururuz. Bunlar bastırdığımız düşüncelerimizdir. Konuyla ilgili şöyle bir örnek veriyor: Bir beyefendi, eşi yakınlarda ölen bir genç hanıma baş sağlığı dilemek, onu avutmak istiyor, şu, sözleri eklemeye niyetleniyor: “Kendinizi tümüyle çocuklarınıza adamakla (widmen) avunacaksınız artık.” Ancak adamak (widmen) sözcüğü yerine “widwen” sözcüğünü kullandı. Bastırılmış düşünce başka türden bir avutmayla ilgiliydi. (Witwe: genç ve güzel dul.) Sakarlık, Kazalar ve Dalgınlıklar Freud sakarlık, kaza geçirme veya mesela yanlış mektup gönderme gibi dalgınlıkların nedenlerine de değiniyor. Freud'a göre sakarlığın nedeni gizli istek, kazanın sebebi ise kendini cezalandırmadır. Yani ona göre aslında elimizin çarpması ile yanlışlıkla kırdığımız bardağı zaten içten içe hep yok etmek istiyorduk. Dalgınlıklarla ilgili ise şöyle bir örnek veriyor: "Bir adam yanlışlıkla nişanlısı hakkında yazdığı olumsuz cümlelerin olduğu mektubu kardeşine yollayacakken nişanlısına gönderiyor." Freud'a göre bu olay dalgınlık değil, bu işi bitirme isteğidir. Psikoloji alanında bizi bildiklerimizin dışına taşıran Sigmund Freud, her şeyi basit bir olguya dönüştürdüğümüz günlük yaşantımızda da farkında olmadığımız süreçleri gün yüzüne çıkarıyor. Belki de insan içindeki karmaşadan kurtulmak için her şeyi sıradanlaştırmaya çalışıyordur ancak görüyor ve okuyoruz ki bizler hiç de o kadar basit varlıklar değiliz. Kaynak: Freud- Günlük Yaşamın Psikopatolojisi

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.