Geçtiğimiz yıl itibariyle ev hapsinde bulunan Rus yönetmen Kirill Serebrennikov’un bu sene Altın Palmiye için yarışan son filmi Yaz (Leto), Filmekimi kapsamında ülkemizde. 2016 çıkışlı Öğrenci (The Student) filmiyle batılı izleyicinin dikkatlerini üzerinde toplamayı başaran Rus yönetmen Kirill Serebrennikov, son filmi Yaz ile Sovyet rock müziğinin iki önemli temsilcisi Viktor Tsoy ve Mike Naumenko’nun hayatlarını mercek altına alırken, Perestroyka’nın şafağındaki Sovyet Rusya’da patlak veren kültürel değişimlere de ışık tutuyor. leto serebrennikov ile ilgili görsel sonucu Filmin duygusal merkezini, erken dönem seksenler Leningrad rock müziğinin iki büyük ismi Viktor Tsoy (Teo Yoo), Mike Naumenko (Zveri grubundan tanıdığımız Rus müzisyen Roman Bilyk) ve Naumenko’nun eşi Nataşa (İrina Starshenbaum) arasındaki aşk üçgeni oluşturuyor. Mike Naumenko, gündüzleri gizemli güneş gözlükleriyle ‘’devlet onaylı’’ rock kulübünde sahne alan bir rockstar, geceleriyse bir aile babasıdır. İleriki yıllarda Kino grubuyla tanıyacağımız, erken yaşta trajik bir şekilde kaybettiğimiz Viktor Tsoy’un Naumenko’yla tanışmasının ardından, Naumenko’nun eşi Nataşa ve Tsoy arasında bir aşk başlar. Naumenko, henüz müzik hayatının başlarında bulunan Tsoy’a, pek çok unutulmaz besteye imza atmış bir müzisyen olma yolunda ilk adımlarını atmasında yardımcı olurken Nataşa ve Viktor arasındaki aşk her geçen gün daha da büyür. лето фильм ile ilgili görsel sonucu Naumenko’nun inandığı bu genç adam uğruna kendinden verdiği ödünler, Nataşa karakteri üzerinden işlenen ‘’gençlik aşkı’’, bağlılık sorunları ve Tsoy’un, dönemin sanatçılarının sıklıkla karşılaştığı sansür, kısıtlamalar ve imkansızlıklar silsilesi içerisinde, müzik sahnesinde kendini var etmeye çalışırken karşılaştığı güçlükler, yönetmenin farklı anlatım tarzı sayesinde izleyiciye başarılı bir şekilde tecrübe ettiriliyor. Bu açıdan filmin en etkileyici unsurlarından biri, klasik müzikal biyografik film anlatım tarzının sınırları içinde sıkışıp kalmayıp kendine başka bir anlatım yolu bulması olarak görülebilir. Kısacası filmin ana kaygısı izleyiciye bir şey aktarmaktan ziyade, bizleri seksenlerin kültleşmiş rock ve pop şarkıları eşliğinde alkol alıp müzik, sanat ve hayat üzerine sohbetler gerçekleştiren bu insanların komünal apartman dairelerinde geçen kalabalık yaşantılarına dahil etmek. Filmde, Naumenko tarafından Viktor Tsoy için bestelenen ve film müzikleri arasında öne çıkan Leto parçası ve Kino grubunun ilk albümünde yer alan Bezdelnik, Vosmiklasnitsa, Derevo gibi parçalar oyuncuların kendileri tarafından film için özel olarak icra edilmiş. İlginç bir anekdot olarak; Naumenko karakterini canlandıran ve ayrıca filmin müzik prodüktörlerinden biri olan Roman Blyk, basına verdiği demeçlerde Serebrennikov’un filmi tamamlayamadan tutuklanmasından dolayı yönetmenin görüşleri olmaksızın müzik montajını yapmanın tuhaflığından bahsediyor. Yukarıda bahsettiğimiz parçaların yanı sıra, döneme damgasını vuran ve günümüzde de büyük kitlelerce hep bir ağızdan söylenen ‘’pop/rock marşı’’ niteliğindeki All the Young Dudes, Passengers, Psycho Killer gibi parçalar filme eşlik ediyor. summer kirill serebrennikov ile ilgili görsel sonucu Filmi etkileyici kılan bir diğer unsur olarak, filmin, karakterlerini de içine alarak yukarıda da bahsettiğimiz ünlü pop/rock şarkıları eşliğinde yaptığı boyutlar arası sıçramalar öne çıkıyor. Talking Heads’in ünlü Psycho Killer parçası ve Iggy Pop’ın tramvayda babushka’ların Rus aksanıyla eşlik ederken kulaklarımıza çalınan Passengers parçasının yer aldığı müzikal sahnelerde, Aleksandr Kuznetsov’un hayat verdiği ‘’boyutlar arası rehberimiz’’ Skeptik karakterinin sık sık tekrarladığı ‘’Bu aslında yaşanmadı’’ söylemiyle bizi dönemin politik şartları hakkında düşündürüyor. Tıpkı filmin yeraltı kültürünü çok iyi yansıtan siyah beyaz renk seçimi, soğuk ve kışı anımsatan atmosferiyle filmin adı arasındaki göze batan tezatta olduğu gibi, seyir zevkini arttıran sevimli retro animasyonlarla süslenen bu absürt sıçramalar, karşı kültüre özgürce var olma alanı bırakmayan, sansür ve kısıtlamalarla karşı kültürü hegemonyası altına alan Sovyet rejiminin katı şartları içerisinde bizleri imkansızlıklar dahilinde mümkün olan ve olmayan hakkında düşündürürken, aynı zamanda ironinin güzel bir örneğinin kapılarını aralıyor. Ayrıca bizi sıradanın içerisinden çekip çıkaran, deneysellik anlamında filmi, Rusya'dan çıkmış bir başka avangart yapıt olan ve başrollerinde Viktor Tsoy'un da bulunduğu Sergey Solovyov'un' 'Assa'' (1987) filmine yakınlaştıran bu boyutlar arası fantastik sıçramalar, Viktor Tsoy’un 1990 yılında karıştığı trafik kazası sonucu trajik şekilde hayatını kaybetmesinin üzerine hayranları tarafından ortaya atılan ‘’devlet eliyle gizli infaz’’ komploları hakkında bir eleştiri niteliğinde de yorumlanabilir. Öyle ki sanatçının hayranları, bu büyük yeteneğin böyle basit bir sebeple yitip gitmesini kabul edememiş, trafik kazasının arkasında sıra dışı ve sanatçının şanına uygun birtakım gizemli sebepler aramaya başlamışlardı. лето фильм ile ilgili görsel sonucu Serebrennikov’un son filmi Yaz, kendini tekrar etmesi, uzun süresi ve absürt değişimleriyle batılı izleyicinin kısa süreli dikkatini sınamasına rağmen, Sovyet ve Rus rock müziği için bu eşsiz dönemin bir parçası olmamızı sağlıyor. Ayrıca bu dönemin kahramanları; Viktor Tsoy, Mike Naumenko ve daha nicelerinin isimlerini bir kez daha hatırlamamıza, günümüz sinema perdesinde kanlı canlı bir kez daha görebilmemize olanak tanıyor. Bu film, Viktor Tsoy’un Derevo parçasında bahsettiği, ''tohumlarını ektiği ağacın'' dallarının sinema perdesinden uzanarak bizlere dokunuşudur. Onlar bir ağaç diktiler, dalları günümüze ulaşan... Kaynak: 1, 2, 3, 4