Think of me as Yoda. Only instead of being little and green, I wear suits and I'm awesome. I'm your bro, I'm Bro-da.

Barney Stinson, gönüllerimizde taht kuran How I Met Your Mother (2005-2014) dizisinin ana karakterlerinden biri. Tekrarlayıp durduğu hayat mottoları, iddiaları, tarihi hikayeleri, çapkınlığı ile sıra dışı ve bir o kadar kendini sevdirmeyi bilen, kendi deyimiyle "harika" bir adam. Neil Patrick Harris'in mükemmel oyunculuğu ve sevimli mimikleri ile bu garip karaktere sempati duymamak imkansız. Biraz şeytani... Biraz cool... Oldukça da eğlenceli... MacLaren's isimli barda Ted ile tanışan Barney ona nasıl yaşanacağını öğretmeye karar verir ve böylece ikilinin dostluğu başlar. Barney kendini Ted'in en yakın arkadaşı olarak görüyordur ve sezonlar boyunca Marshal ile aralarında bunun tartışmasını yaşarlar. Günlük konuşmalar esnasında etrafındaki insanlara tarihi hikayeler anlatmayı sever. Ve hikayelerinde de ona eşlik eden kişi yine en iyi dostu Ted'dir. Ve unutmayın, bu hikayeler kesinlikle sahte değildir, hepsi gerçek hikayelere dayanır.

"True Story"

Barney hakkında esgeçemeyeceğimiz bir diğer konu ise çapkınlığı. Ted'e 3o yaşına kadar evlenmeme öğütleri verse ve evlilik kelimesi ile yüzünü buruştursa da Lily ve Marshall'a bayılıyor. Tabii bu onun kadınlara  ve tek gecelik takılmalara olan düşkünlüğünü zerre azaltmıyor. Çapkınlığının bir kanıtı ise Playbook. Kadınları kandırmak için çeşit çeşit taktikler kullanan Barney bunları kitaba çevirmekte gecikmemiş. Tabii Barney Stinson bile eninde sonunda aşık olabilir. Bunu kabullenmek Barney için zor olsa da Robin'i sevdiğini kabulleniyor ve bunu ona da kanıtlıyor. Hatta bu öyle bir değişim ki çalkantılı ilişkileri onları evliliğe götürüyor. Ve farklı ama bir o kadar sevilesi bir başka Barney'e şahit oluyoruz böylece. Ve en ihtişamlı numarasını da Robin için sergiliyor: The Robin. Komik, eğlenceli ve bir o kadar asi... Eğer Barney'e büyük bir müzede etrafa dokunma derseniz yapacağı şey bellidir. Hakkındaki pek çok şey izleyici gibi arkadaşları için de bir sırdı. Son sezonda sarhoş olup anlattığı ana dek Barney'nin mesleğini bilmiyorduk ya da Çinlilerle olan kumar geçmişi, ki hala bir gizem... Gizemi ve numaraları seven birinden sihirbazlığa başvurmamasını bekleyemeyiz. Çocukluğundan beri bu konuya meraklı olan Barney bu konuda oldukça iyi. Peki ya Barney grup lideri olsa... Pek çok şeyin farklı olacağı kesin. Ya da tüm dünya takım elbise giymeye başlasa... Sezonlar boyu Barney'nin yaşadıklarına tanık olduk, bazıları bizim de kalbimizi kırdı. Onun her zaman hayat dolu ve kendine güvenen tavırlarının ardından üzüldüğü sahneleri görmek bizi de üzdü. Babasıyla problemler yaşadı, Robin için üzüldü. Ama sonunda gülmeyi ve güldürmeyi başardı. Ama tüm bu Barney anlarının belki de en farklısı Barney'nin çocuğunu ellerine aldığı yer. Final bölümünün aklımızı en çok karıştıran ve kalbimize en çok dokunan yeri. Hamilelik düşüncesi bile onu hep ürkütmüşken Barney bir çocuğa sahip oluyor. Ve çapkın, sorumluluklarından kaçan Barney için bu hayatının baştan aşağı değişmesi anlamına gelse de hayatının geri kalanını ona adamaya karar veriyor.

You are the love of my life.

Everything I have and everything I am is yours.

Forever.

Başkalarına pek değer vermeyen ve umursamaz biri gibi dursa da konu arkadaşlarına gelince onlar için çok şey feda etmeye hazır. Hayatını muhteşem yaşamak istiyor ama şunun da farkında, eğer harika şeyler yaparken arkadaşların bunu görmüyorsa yaşananlar yeterince harika değildir.

It's gonna be legen... wait for it... dary!

Kaynak: 1