Alev Alan Kadınlar: Ema

Alev Alan Kadınlar: Ema
  • 0
    0
    0
    0
  • Jackie (2016), El Club (2015), No (2012) ve Tony Manero (2008) gibi filmleriyle sinemaseverlerin takdirini kazanan ve kısa zamanda dünya sinemasının önde gelen yönetmenlerinden birine dönüşen Pablo Larraín’in, dünya prömiyerini Venedik Film Festivalinde yapan son filmi Ema, 20 Aralık itibariyle vizyondaki yerini aldı. Oyuncu kadrosunda Mariana Di Girolamo, Cristian Suares, Gael García Bernal, Paola Giannini ve Santiago Cabrera gibi oyuncuların yer aldığı filmin senaryosunda ise Guillermo Calderón, Alejandro Moreno’nun imzası bulunuyor. Gelecek vadeden genç bir dansçı olan Ema, kendisinden yaşça büyük olan koreograf Gaston’la evlidir. Doğal yollardan çocuk sahibi olamayan çift, Polo isimli, onlu yaşlardaki bir erkek çocuğunu evlat edinirler. Fakat Polo’yu, sebep olduğu kötü olay yüzünden geri vermek zorunda kalırlar. Bu durum, evliliklerinde halihazırda sorunlar yaşayan çiftin ilişkisini daha da zayıflatacaktır. ema pablo larrain ile ilgili görsel sonucu 2000’li yılların ikinci yarısında sinema sektörüne giren ve 2010’lu yıllarda yeteneğini iyiden iyiye kanıtlayan Pablo Larraín, yedinci sanatın enstrümanlarını kullanarak, biçim ve içerik dengesini başarıyla kurabilen bir yönetmen. Birbirinden oldukça farklı hikayeleri kendi imzasını atarak perdeye aktaran sinemacı, 2016 yılında art arda çektiği iki biyografik filmin (Jackie ve Neruda) ardından verdiği üç yıllık aranın ardından, ilk filmlerinden Tony Manero gibi dans türüne tekrar iddialı bir dönüş yapmış. Kendisinden beklediğimiz gibi bu alt türü farklı bir bakışla ele alan Larrain; aralarında cinsiyete, yaşa ve mesleğe dayalı gözle görülür bir hiyerarşi dengesi olan sanatçı bir çiftin, ilişkilerindeki yıpranmayı filmin temeline oturtmuş. Evlatlık oğulları Polo’nun zorunlu olarak geri verilmesinin ardından kocası, ailesi ve yurt yöneticileri tarafından, olmayan anneliği üzerinden suçlanan Ema’nın fitilini yaktığı isyan ateşi hızla yayılıyor. İlgili resim Kadın ve erkek arasındaki ilişkinin fiziksel, cinsel ve psikolojik yönleri üzerine kafa yorduğu belli olan sinemacı, getirdiği bu eleştiriyi film ilerledikçe daha geniş bir alana yayıyor. Yine Ema’nın eşi koreograf Gaston karakteri üzerinden, uzun yıllardır dünyada özenle oluşturulan sanat iktidarı da bu eleştiri oklarına hedef olmaktan kurtulamıyor. Bu sahnelerde snoblaşan ve neyin sanat olup neyin olmadığına karar veren ve daima kendisine öğretmenlik rolünü biçenler, Ema’nın ve hikayedeki diğer kadınların yaktığı harlı ateşten kaçamıyorlar. Larrain, gerek romantik ilişkilerde gerek başka alanlarda kendine yer bulan bu ataerkil ve hiyerarşiden güç alan kalıplaşmış düşünceleri, karakterleriyle beraber eritip yok ediyor. Ana karakterimizin, kendi inisiyatifini almaya başladığı bu özgürleşme sürecinde yaptığı cinsellik içeren ve toplumda kabul edilmesi zor olan eylemler, filmin finalinde anaerkil alternatif bir aile yapısının oluşmasına yönelik adımlar olduğu görülüyor. Ema, hiçbir zaman geleneksel ana akım sinemanın ona biçmeye hazır olduğu cinselliğini kullanarak insanların huzurunu bozan bir kötü kadın olarak konumlandırılmıyor. İlgili resim Yönetmen, bu öyküyü ondan beklediğimiz gibi biçimci bir yaklaşımla aktarmış. Özgürlük ateşinin körüklendiği hareketli müziklerle bezeli dans sahnelerinde klip estetiğini andıran sinemacı, stilize bir anlatım yakalamış. Başrol oyuncusu Mariana Di Girolamo da karizmatik performansıyla yapımın gücünü bir tık daha yukarı taşımış. Ema, dans ve ilişki filmlerini içinde eritirken ana karakteri aracılığıyla kalıpları yıkmaya çalışan çarpıcı bir film.

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.