Acının En Saf ve Sanatsal Hâli: Beanpole

Acının En Saf ve Sanatsal Hâli: Beanpole
  • 0
    0
    0
    0
  • Modern Rus sinemasının çıkış yapan genç sinemacılarından biri olan Kantemir Balagov’un, 2017 tarihli Tesnota’nın ardından çektiği Cannes Film Festivali'nde dünya prömiyerini yapan ikinci uzun metrajlı filmi Beanpole, 6 Aralık’ta vizyondaki yerini aldı. İkinci Dünya Savaşı sonrası Rusya’sının karanlık ve gerçekçi bir portresini sunan filmin senaryosunda Kantemir Balagov ve Aleksandr Terekhov’un imzası var. Oyuncu kadrosunda ise; Viktoria Miroshnichenko, Vasilisa Perelygina, Andrey Bykov, Igor Shirokov, Konstantin Balakirev ve Kseniya Kutepova gibi isimler yer alıyor. 1945 yılında geçen filmde, İkinci Dünya Savaşının getirdiği yıkımın izlerini taşıyan Leningrad’da, zihinsel sorunları olan Iya Sergueeva merkeze alınıyor. Savaştan dönen askerlerin bakımlarının yapıldığı bir rehabilitasyon merkezinde çalışan Iva, yakın arkadaşı Masha’nın küçük oğluna da kendi çocuğu gibi bakmaktadır. İstenmeden yaşanan trajik bir olayın etkileri Masha’nın da cepheden dönmesiyle katlanarak artacaktır (Dikkat spoiler içerir!). beanpole 2019 ile ilgili görsel sonucu Öncelikle Rusya’nın yabancı dilde "En İyi Film" dalında Oscar aday adayı olan Beanpole’un oldukça alışılmadık bir savaş filmi olduğunu söylemek gerekir. Yıllarca süren ve dünyanın çok büyük bir bölümünde onarılması güç yaralar açan İkinci Dünya Savaşının etkilerini, cephedeki şiddetli ve görkemli çatışma görüntüleri yerine aslında savaşın asıl kaybedenleri olan iki kadının arasında sürekli yükselen kuvvetli gerilimle anlatmak oldukça isabetli ve cesur bir tercih. Ilya’nın beynindeki hasar yüzünden bir kriz anında küçük bir çocuğu istemeden öldürmesi, cephede ülkeleri için omuz omuza çatışırken bir yandan da cinsel açıdan sömürülen ve insanlıkları unutturulan iki kadın arasında geçen bir "diyet ödeme’" öyküsüne dönüşüyor. Film boyunca asla onaylamayacağımız davranışlar sergileyen ve kimi zaman iğrendiğimiz ki baş kadın karaktere zaman geçtikçe belli oranda empati kurmayı başarıyoruz. Ruhları yok edilen ve başka bir seçenekleri olmayan iki kadının insani tepkiler vermelerini beklemek, izleyende boş bir temenni oluyor. Yaşama, yeniden bir yerinden tutunmanın imkansız gözüktüğü ve giderek kararan bunaltıcı realist hikâyede umudun kırıntısına bile yer yok. Giderek hastalıklı ve rahatsız edici bir hâl alan bu ilişki tüm çıplaklığıyla perdeye yansıyor. beanpole 2019 ile ilgili görsel sonucu Ama çıplaklığın ve cinsel gerilimin cesurca sergilendiği bu "katran karası" anlatı, yönetmen Kantemir Balagov’un biçimsel tercihleri sayesinde asla basit bir acı sömürüsü kıvamına gelmiyor. Sarı ve yeşil renk paletinin kullanıldığı, odakla ve derinlik algısıyla oynanan her daim buğulu kareler filmi adeta usta bir ressamın elinden çıkmış, insanın karanlığını anlatan bir esere dönüştürüyor. Belki de bir miktar manipülatif bir anlatım tercihiyle karakterlerin acılarını adeta kanırtarak ortaya döküldüğü pesimist yapım, bu estetik tercihler sonucunda seyircinin uyanmak istediği şiirsel bir kabus olarak tanımlanabilir. Oyunculuklara gelirsek, başrolleri üstlenen Viktoria Miroshnichenko ve Vasilisa Perelygina’dan bahsetmek gerekir. İkisi de yaptıkları hemen hemen hiçbir şeyi kabul edemeyeceğimiz savaşta, adeta ruhları emilip bir kenara atılmış ve kendilerini umutsuzca tüketmekle meşgul karakterlerinde müthiş performanslar sergilemişler. Sınırlı sayıda salonda vizyona giren Beanpole, her sinemaseverin mutlaka içmesi gereken acı bir ilaç.

    Yorumlar (0)

    Bu gönderi için henüz bir yorum yapılmamış.

    Yorum Bırakın

    Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için buraya tıklayınız.